Tarih değil, gaflet ve dalâlet  tekerrür ediyor...

İsrail kafasına göre Suriye'yi işgal ediyor.

Ortadoğu, kendi içinde çözülmeyen sorunları, dış müdahalelerle birleşerek hem içsel hem de uluslararası arenada yalnız hissetmesine neden olan o iklim… Halkların ortak bir gelecek hayali kurmasını zorlaştırıyor…

Ortadoğu coğrafyasının sosyal dokusu ve siyaset kültürü sürekli diktatör üretiyor.

Bu Dünya'nın adaleti böyle.

Gücün etkisine göre belirleniyor.

Suriye'deki  son durum bu.

Dost yok, menfaat var...

Kime güveniyorsanız, sizi önce o satar.

Son bır asırdır devam eden strateji hep aynı, değişen bir şey yok. Orta Doğu' da kavgalar, çatışmalar ve katliamlar hiç bir zaman tükenmedi.

Yönetemeyenler, yönetilir...

Ortadoğu kağıt üzerinde Arapların toprakları olarak gözüktü ama liderlerini seçen, hükümetlerini kuran ve tüm kaynaklarının idaresini hep emperyal güçler elinde tuttu.

Çünkü bankaları milli idi ama kazançları onların. Şirketler kurdular adları Arap ama patronları onlar.

Okullar kurdular ama o okullar;

İngilizce, Fransızca öğretim yaptılar.

Emperyal güçlere insan yetiştirdiler.

Yusuf akçura , 23 Nisan 1913 tarihli "Suriye ve Filistin Mektupları" nda

izlenimlerini   şöyle aktarıyor;

"Şehri kaplayan büyük binaların hepsinin mektep olduğu görülür.

Beyrut'ta pek çok mektep var; Fransızlar, Amerikalılar, İngilizler, Almanlar, Rumlar, Ermenler, Yahûdiler hatta Türkler mektepler yapmışlar. En az mektebi bulunan halk, Müslüman Araplar!"

 Bu satırları okuyunca, aslında herşey anlaşılıyor.

Sürekli hain aramaktansa hain çıkmasının sebebini bulmak daha iyidir.Haini bulsanız da sebebi bulamazsanız, ortadan kaldırdığınızın yerine başka hain ikame edilir. Ancak hain çıkması sistemin devamı için  bazen zaruri olabilir. Bu konuyu en iyi Cengiz Aytmatov anlatır. Sistemi, içine sürekli insan atılan bir sobaya benzetir. Sobanın yanması,  içine daha çok insan atılması ile mümkündür. Hainlerle mücadele edilmeli muhakkak,  ama hain üreten sistemden yararlananlara da bakmakta fayda var. Bizim birbirimizi anlamaya ve bütüncül gerçeğe ihtiyacımız var. Anlamadığımızı nasıl yargılayabiliriz ki?

Diktatörler ve hainler

en çok ayıya benzerler:

Zoru görünce,

anında sıvışırlar...İradeleri,

burunlarındaki

halkayı tutana tabiidir...

Bilinmeli ki;

Her iktidarın  bir sonu vardır. Esad bunu anlayamadı. Halkıyla kavgasını halkının düşmanlarıyla işbirliği yaparak kazanmak istedi. Tarih onu zalim ve katil olarak yazacaktır. Bu coğrafyada, dışarıya dayanarak içerde iktidar arayanlar ilk pazarlıkta gideceklerini bilmeli. YPG/PKK’nın da sonu gelecek, ABD onları da bırakacak. Emperyalizmin dostluğu değil çıkarları vardır. Umarım onlar da nedamet gösterir. Yoksa geç olacak.

Sevgi ve saygılarımla.