Sosyal hukuk devletinin asli ve en önemli görevlerinde, eğitim, sağlık ve güvenlik gelir.

Bir devletin bekası için sağlıklı ve bilgili ve donanımlı nesil yetiştirmek bekanın temel unsurları olması lazim. 21 yılda 9 eğitim bakanı değiştirerek eğitim sistemini bir türlü rayına oturtamayan AKP hükümetinin yeni uygulamaları merakla bekleniyor.

Hayat pahalılığı anne ve babaları kara kara düşündürürken, tuzu kuru olan bazı yetkililerin çocuk beslenmesinde alacağı gıdaları liste halinde neşeyle tavsiye ederken, hayat pahalılığı ve geçim sıkıntısı çeken ebeveynleri acı ve alaycı hafif gülümsemeyle dinliyor.

Bir çocuğun günlük beslenme çantası için 100 TL olduğu düşünülürken, sayın Reiscumhurumuzun tavsiyesiyle çocuk sayısını üçe yükselten ve hatta 4 ve 5’e çıkaran aileler, acaba bu ağır masrafa katlanabilecek mi?

Hele bir de asgari ücretle çalışan veya 750 TL ile yaşamayan çalışanlar için, yandım kefen elma.

Daha vahim uygulamalar ve özel okulların astronomik fiyat ayarlamasıyla şaşkına dönen aileler, servis ücretleriyle beraber daha zor günlerin geleceğine birde kışın ısınma, ev kiraları giyim kuşam derken yaşamın ne kadar zor günlerin geleceğinin sinyalleri şimdiden uykuları kaçmaya başlamıştır.

Pek çok sorunlarla yeni dönem eğitim yılı başlarken, devlet kollamasıyla tarikatların hızlı bir şekilde adeta rekabet ederek devreye girmesi bütün gelişmelerin en tehlikesi olarak görülüyor.

4+4’le halaç pamuğuna döndüren AKP, kayıp olan uzun zamanları nasıl telafi edecek merak konusu.

Eğitimde din ağırlıklı program uygulamaya başlayalı, eğitim kalitesinde düşüş yandığını ben değil, bütün uzmanlar ifade ediyor. Çırak bulamayan ve çıraklıkta yetişen usta sıkıntısının yerini, Suriyeli ve Iraklı mülteci çocuklarıyla kapatmaya çalışan sanayi işletmeciler, hayli zor durumda. Hatta eleman bulamayan bazı kuruluşlar kepenk indiriyor.

Daha ebe ve dedesinin adını dahi bilemeyen çocukların başına bir türban geçirerek bu yasa dışı eğitim veren kuruluşlara teslim etmeye mecbur kalan anne ve babalar, gelecek vahametlerin farkında bile değil.

Her vilayete üniversite açarak “eğitim seviyesini yükseltiyoruz” diyerek, mütalaa sistemiyle yandaş yetiştirme yurtlarına döndürülen üniversitelerin diplomaları bazı ülkelerde tanınmıyor bile.