"ET" Bayramı dediler..

En çok "FAKİR" gözetilir sandılar..

Nice "Şanlı kurbanlıklar" günlerce,aylarca semiz hale geldiler..

Lakin "kesilince" "KURBAN BAYRAMI" "Kurbanlılar"..

"Ne fakir midesi" "ET" gördü..

Ne de "Yetim başı" okşanır oldu...

"Ben" yine "KURBANI" Kurban bilenlerdenim..

Bizim "Atalarımızın mirası" "Dini,örfü,geleneği"..

Sabahı "El" öpmesi..

"ET" ile "ORUÇ" açması..

"KURBAN" demek "Sırat Köprüsü"..

"Müslümanın" "Cenneti Âlâsı"..

"Kısacası" "KURBAN" benim "dini" "muhteşem" yaşama bayramım..

Bayramların "Fedaisi" "en keskini"..

"Bayramımız" "Bayram" ola kesilen "Kurbanlarımız" "kabul ola"..

"Sevinç" içinde bir "dört gün" cümleten "kucaklaşıla"..

"Tüm Müslüman Âlemine" huzur veren nice "KURBAN BAYRAMLARINA"..

 Bayramımız mübarek ola..

"EFENDİM" "Kurban Bayramını" az ve öz bir şekilde içinde ki "mana ve ehemmiyetine" özgü yazımıyla anlatan..

Yukarda ki "şiirimizden" de anlaşılacağı üzere gerçekten artık "başımızdaki şapkaları tabiri caiz ile"..

Önümüze "eğip" "düşünme" vaktidir; derim ben.. "naçizane"..

Saygı ve hürmetle..Vessalem..