Haberleri dinliyoruz muhalif milletvekilleri bazı konularda çok güzel eleştiriler getirip, konuşuyorlar.
İktidara yakın kişilerin üç-beş yerden maaş almalarını eleştiriyorlar. Haksız da değiller. Ayda 10-20 bin liraya geçinmeye çalışanların olduğu ülkemizde gerçekten iktidarın çeşitli kurumlarda görev verdiği insanların birden fazla yerden maaş aldıklarını duyunca kızmakta olduğunuzu düşünüyorum.
Gerçekten alınan paraları duyunca dudağımız uçukluyor, bunları eleştirenleri kutluyorum, ancak dönüp bir de kendilerine baksın vekil efendiler!
Yanılmıyorsam 130 bin lira olan maaşlarını 170 bin liraya çıkardılar! Hiçbiri, “Hayır vatandaş geçinemezken, bu kadar zam almamız doğru olmaz” diyen bir kişiyi duyduk mu?
Ne münasebet, onların aldığı ballı çifte maaş onların anasının ak sütü gibi helal. Biliyorsunuz onlar iki yılda emekli olup, iki maaş birden alıyorlar sıkılmadan!
Yine yanılmıyorsam bu iki maaş tutarı 270 bin lira civarında.
Ele verir talkını, kendi yutar salkımı!
Ben bu vekillere çok fena taktım sanırım!
Milletvekilleriyle ilgili bir konuyu daha söylemeden geçemeyeceğim. Devlete, aslında vatandaşa aylık yükleri nedir biliyor musunuz?
Sakın şaşırmayın! Tamı tamına aylık yükleri 1 milyon 300 bin lira!
Vah vekilim vah! Sana az bile!
ALTIN KAPLAMALI YEMEK!
Bodrum’da iki AKP’li bürokrat yemek yiyorlar. Menüde neler var bilmiyorum ama hesabı duyunca kesinlikle altın kaplamalı yemekler olduğu kaçınılmaz!
Böyle olunca tabi tabaklar, çatal bıçaklar da altın olmalı!
Arkadaş sonuçta iki kişisiniz. Ne yediniz, ne içtiniz de 168 bin lira hesap ödediniz!
Gözü olanın gözü çıksın da, yediğiniz içtiğiniz sizin olsun. Gördüklerinizi ve yaşadıklarını bari bize anlatın da biz de moral bulalım!
Bir de utanmadan, bu sosyal medyadan paylaşılıyor!
Bu arkadaşlardan biri de ödüllendirilerek Anayasa Mahkemesi Üyeliğine atanıyor!
Bodrum’da yemeklerini daha rahat yesinler diye herhalde!
Yine başka bir vaka daha var. Mustafa Destici bizzat kendisi açıkladı. Bir anlamda itiraf etti olayın doğruluğunu!
Kızının Meclis’de görev aldığını, yapılan yoğun eleştiriler sonunda konunun doğruluğunu kabul etti Destici.
Ancak yapılan eleştiriler bunun çok yanlış olduğu, torpil olduğu yönündeydi. Ama Destici bunun çok normal olduğunu, iktidar ortaklarının neredeyse hepsinin çocukları, yakınları, damatları bu tip işlere alınıyor dedi.
Pes doğrusu!
Bu ülke sadece sizin mi?
Diğerleri işsiz, güçsüz kalıp ölsünler mi?
Hiç vicdanınız sızlamıyor mu?
YENİ BAŞKAN
18 Temmuz’da yapılan TFF Genel Kurulu’nda az bir farkla da olsa yeni başkanımız İbrahim Hacıosmanoğlu oldu.
Futbolla ilgisi olanlar, kendisini yakından tanır.
Trabzonspor’un eski Başkanı, vukuatlı bir başkan!
İki örnek verelim:
1.Trabzon’da oynanan bir maç sonrası maçın hakemini odasına kilitlemişti. Yukarıdan gelen talimatla hakem bırakıldı! Acaba talimat gelmese hakemin sonu ne olacaktı?
2.Fenerbahçe otobüsü Rize maçı sonrasında kurşunlanmıştı. Bu olay Trabzon topraklarında gelişti ve o zaman ki Trabzonspor’un başkanıydı, bugünkü TFF Başkanımız.
Gelen gideni aratmaz umarım. Kendisinin dediği gibi kazanan Türkiye olur inşallah.
ENDİŞELİ BEKLEYİŞ!
Uzun zamandır Kırşehirspor’la ilgili hiçbir gelişme olmadığını görüyoruz. Yapılan kongrede göreve devam kararı alan eski yönetimden hiçbir açıklama gelmiyordu.
Nihayet takımı kayyuma bırakmayıp, devam kararı almışlar.
Daha önce aldığımız duyumlara göre görevi devretmek istiyorlarmış, ancak hiç talip yokmuş. Üstelik de bilmem kaç milyon lira alacakları varmış.
Bilemiyoruz, belki de haklıdırlar.
Yine daha önce aldığımız duyuma göre görevi Valiliğe teslim etmişler. Bunun doğru olmadığını düşünüyordum ki öyle olmadığı göreve devam kararı ile anlaşıldı.
Zaten devam etmeyecek olsalardı, Başkan Çağatay Han Torun, neden TFF seçimlerinde oy kullanmaya gitsin ki?
Durum ne olursa olsun her geçen gün Kırşehirspor’un aleyhine gelişiyor. Ne yapılacaksa bir an önce yapılmalı, aksi halde BAL’a doğru yola çıkarız. Çünkü hala bir belirsizlik var. Ne hoca belli, ne yapılan transfer. Şu ana kadar çoğu şeyin hallolması gerekirdi.
Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu bu konuda ne düşünüyor, ondan da hiç ses çıkmıyor.
Bu durumda Kırşehirspor kaderine terk edilmiş gibi.
Şunu da söylemeliyim. Bu benim kişisel fikrim. Geçen sezon ki yönetimin göreve talip olmaması gerekirdi. Takımı küme düşürmüş ve başarısız olmuşsunuz. Ne diye tekrar görev alıyorsunuz ki?
Şunu anlarım. “Bu takımı 3. Lig’e biz düşürdük, tekrar 2. Lig’e çıkarmak bizim boynumuzun borcu” diyorsanız eyvallah.
Ancak şu ana kadar bu yönde hiçbir açıklama ve gelişme göremedik.
Bir ara teknik direktör olarak Mutlu Kaya’nın ismi duyuldu. Memleketin çocuğu. Kendisini kayıtsız şartsız desteklerim. Selahattin Başkanı olaya acilen el koymalı.
Sonumuz hayırlı olur umarım.
