Bugün bir Fransız dergisiCharlie Hebdo’nunpervasızca ve utanmazca Türkiye’nin yaşadığı depremle ilgili olarak yazmış olduğu ve karaktersizce çizdiği karikatürle adeta Türkiye’de yaşandığı dramla egosunu tatmin etmiş ve ülkenin bu acı haliyle ruh bozukluğunu ortaya koymuştur. Türkiye’ye Tanklarla saldırmanın gereksiz olduğunu yazmış utanmaz dergi. Sanki yüzyıl önce tanklarla geldiklerinde muzaffer olmuşlar gibi; Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi geldikleri gibi gittiklerini unutmuş olmalılar.
Neyse konumuz bu değil. Asıl meselemiz; siyasi liderlerinin üzerine bastırabastıra her konuyu vaatleri arasında sıralarken, asıl soruna değinmeyi ve bununla ilgili nasıl bir çalışma içinde olmaları gerektiğini ve gerektiğinde deprem anında hazırlıklı olup, müdahale edecek teçhizat ve yeterli elemanı sağlama konusunda nasıl bir çalışma yapacaklarına değinmemeleri.
Bugün bir sürü okumuş ve işsiz genç başta jeologlar olmak üzere bir sürü işsiz gencimiz mevcut. AFAD bünyesine bu gençlerimiz yetiştirilerek eğitimli birer AFAD ekibi çok kolay bir şekilde yetiştirilerek hazır hale getirilebilirler.
Aslında her alanda olduğu gibi Japonya’da Japon hükümetinin de yaptığı gibi çocuklarımız anaokulundan itibaren deprem konusunda eğitim almaları sağlanabilir. Çünkü bizim ülkemiz bir deprem fayı hattı üzerinde bulunmakta. Keşke müdahale imkânı olsada bir anda müdahale edilse ve tüm yer katmanları depremden korunur hale getirilse. Ama bunun mümkün olmadığı hepimizin malumları.
O zaman yapılacak bir şey var; depreme her daim hazır kıta bekleyeceğiz ve öyle bir durumda; Gıda yardımı, çadır ve barınma gibi sorunları öncelikle hallettikten sonra, enkaz altında bulunan vatandaşların yardımına koşarak bir an önce kurtarma çalışmalarını başarıyla yapmak ve can kayıplarını önlemek için mücadele verilmesi gerekli. Eğer bizim teknik eleman ve gereçlerimiz hazır olursa kimsenin yardımına belki hiç duymayacağız.
Bu arada şunu da söylemem gerekiyor; şuan ülkenin başında ki felaket hepimizin içini acıtmakta; bundan hükümete saldırmak için bir neden aramanın hiçbir anlamı yok. O yüzden el ele verip birlik içinde hareket ederek en az zaiyatla yerin altındaki vatandaşların yardıma koşup onları kurtarıp aynı üzüntüde olduğu gibi, sevinçte de birlik ve beraberlik içinde hareket edelim.
Bu vesileyle deprem bölgesinde yaşayan yurttaşlarıma geçmiş olsun der ölen vatandaşlara Allah’tan rahmet geride kalanlara sabır dilerim. Umarım en kısa sürede ülkece bu yaraları birlikte saracağız. Birde Turizm bölgelerinde bulunan otel sahiplerine buradan seslenmek isterim. Lütfen dışarıda soğukta kalan vatandaşlara ev sahipliği yapın.