Laik, demokratik, sosyal hukuk devletini her geçen gün zayıflatmayı şiar edinmiş olan siyasal iktidar, yanına Hizbullah Terör örgütünün kökeninden, yapısından gelen HÜDA-PAR'ı da alarak Cumhuriyet'i tasfiye etme çalışkanlıklarına devam etmektedir. "Düşmanımın düşmanı, benim dostumdur" prensibini uyguluyor. siyasal şeriatın açısından dostu;1925-1938 ayaklanmalarının liderlerinin ve bu isyanlar nedeniyle; asılanların kafasında olanları da bölücülük açısından yanına alarak yoluna devam ediyor. Şeyh Sait İsyanında 44, Seyit Rıza isyanında da 14 kişi vatanına ihanet, ülkeyi bölüp parçalamak suçlarıyla asılmışlardı. Her ikisinde de binlerce asker, sivil vatandaş şehit olmuştu. Siyasi iktidar ,bunları da yanına çekmek için: Bu isyanları çıkaranları ve yardımcıları cezalandırmak açısından CHP'yi suçlamış ve onlara yaklaşmıştır. Ve devamında bölücü, yıkıcı, parçalayıcıların heykellerini yaptırmış ve bazı büyük caddelerde adlarını vermişlerdir. Halbuki, o zamanlar bu ülkenin birliği-dirliği korunmasaydı, biz bugünlere gelemezdik. Duman olurduk. Çünkü onların arkasında İngiliz siyaseti, ABD vardı. Bu isyancıları onlar koruyor ve örgütlüyordu. Sahaya sürüyordu. Amaç, Kuzeydoğu Anadolu'da Ermenistan, Güneydoğu'da da "Kürt" hakimiyeti oluşturup bunları da Batı Emperyalizmine bağlayıp, SVVR anlaşmasını yürürlüğe koyup dolaylı yoldan geçerli hale getirmekti. Daha sonraları da Ağrı İsyanını körüklediler. Amaç, Atatürk'ün milli egemenlik ilkesine dayanan Kuvayi Milliye'yi ortadan kaldırmaktı. Yani, bugünkü milli sınırlar içerisinde vatan bir bütündür asla parçalanamaz, ilkesini yürürlükten kaldırmaktı. Bu açıdan olmalı ki HÜDA-PAR'lı mebus: "Kemalizm bir zehirdir!" iftirasını tekrarlıyordu. Bu yıkıcı, bölücü, parçalayıcı zehir'i ifraz edenlere de iktidarın ileri gelenleri hatta tek adam bile sesini çıkarmıyordu! Halbuki, HADİS ne diyordu:"-Allah, insanlara acımayanlara merhamet etmez! "Çünkü bu HÜDA-PAR, kökende 360 kişiyi domuz bağıyla boğup evlerin tabanına gömen bir terör örgütünden geliyordu! Siyasi iktidar da bunları kucakladı, bağrına bastı! Yaptıkları, yaptırdıkları terörü de hiç kınamadılar. Hadis ne diyor bu ne yapıyor? "-Utanmadıktan sonra dilediğini yap!" Atatürk, milli birlik ruhuyla Türk Milleti'ni, doğusu, batısı, güneyi, kuzeyi ile demir pençe haline getirmişti. Dağınık bir ülkede hiç kimse mutlu olamaz. Esenlik içerisinde olamaz. Zaten Büyük İsrail projesine göre oluşturulacak bir üfürük Kürt federal yapısını çabucak yutup; orayı da Büyük İsrail projesine bağlamaktır. Ortadoğu projesinin amacı da budur. Türkiye'yi parçalamak, oluşturulacak üfürük devletçilikleri teker teker yutmak ve büyük İsrail'i gerçekleştirmek! Bu, bölücülük, yıkıcı, parçalayıcılar, İslam'ın da özüne saldırmaktadırlar. Bunların gerçek İslam'la da ilgileri yoktur. Bunlar, İslam sömürgenleridir. İslam'ı en iyi şekilde laik devrimle yücelten ve yükselten Atatürk devrimidir. Milli birlik devrimidir. Milli haysiyet, milli namus devrimidir.58 İslam ülkesinde İslam dininin gereklerinin en iyi uygulandığı, müslümanların inançlarını en mükemmel şekilde yerine getirdikleri ülke Türkiye Cumhuriyeti'dir. Diğer İslam ülkelerinde İslam dini hak ettiği şekilde yüce ve yüksek bir ruhla hayat bulmuyor. Siyasal şeriat öz-dini değerleri alt üst etmiştir. Halbuki, laik düzenlerde siyaset kendi tahtında özgürdür, din de kendi yüceliğinde ve şerefinin kaidesindedir. Tüm İslam ülkelerinde İslam'ın en iyi, en olumlu, en özgür uyguladığı ülke: TÜRKİYE'dir! İslam'ın en iyi öğretildiği ülke Türkiye'dir İslam mabetlerinin-camilerin en yaygın ve bol olduğu ülke Türkiye'dir! İslam'ın beş şartının en iyi şekilde yerine getirilen ülke Türkiye'dir! Bunları beton kafalılara iyi anlatmak lazım. Ama ne fayda benim bir kitabımda geçtiği gibi "inandırmak zor, kandırmak kolaydır!" Siyasal dalkavuklar, yaltakçılar, yardakçılar kandırma yolunu seçiyorlar. İnandırmak işlerine gelmiyor!
Atatürk'ün metodu neydi?
"-En büyük savaş, cehaletle yapılan savaştır!"
Kuvayi Milliye'nin, Milli Egemenliğin adına mücadele eden Ekrem İmamoğlu ne diyor?
-Tehdit ettiğiniz bir avuç iftiracı kaldı- Ne yaparsanız yapın bana boyun eğdiremeyeceksiniz-bu milleti dize getiremeyeceksiniz. "Sizden korkan sizin gibi olsun!" (20.06.2025,basın)