Pazar günü oynadığımız Erokspor maçından boynu bükük ayrıldık. Ve sezonun açılış maçında rakibimize sahamızda 3-1 yenildik.

Sosyal medyadan aldığımız bilgiler takımın iyi futbol oynamadığı yönünde. Olabilir daha ligin başı ve zaman içinde her şey düzelebilir. Tabii bu sahamızda ki bu ilk maçta puan ya da puanlar alsaydık moral motivasyon yönünden çok iyi olur, Afyon maçına moralli giderdik.

Hani denir ya “Bu ligde deneyimli takım”.

Öyle olmuyor işte. Olaya böyle bakarsanız Bursaspor, Mersin İdman Yurdu gibi takımların hemen şampiyon olması gerekmez mi?

Erokspor’la kıyaslandığında 2. Lig’de biz daha deneyimli takımımız. Onlar Üçüncü Lig’den geldiler. Ama dedik ya öyle olmuyor işte. Yeni yaptığımız transferler, hazırlık dönemleri, parasal durum, teknik adam kalitesi hep bu deneyimli takım yakıştırmasının önüne geçiyor. Onun için bekleyip göreceğiz. Şunu da hemen belirtelim, panik yok lig yeni başladı.

Afyon maçını da merakla bekliyorduk. Tam kazandık derken 90+5’de beraberlik golünü yedik. Klasik söylem “Deplasmanda alınan 1 puan her şeye rağmen iyidir”.

AVRUPA MAÇLARI

Avrupa kupalarında 4’de 3 yaptık. Yazık oldu Adana Demirspor’a. Galatasaray Şampiyonlar Ligi’nde, Fenerbahçe ve Beşiktaş Konferans Ligi’nde gruplara kaldılar. Bu dört takımında ülke puanına büyük katkıları oldu. Umarım gruplarda da başarılı olurlar.

FİLENİN SULTANLI

Filenin Sultanları Polonya ve İtalya’yı yenerek finale çıktılar. Rakibimiz Sırbistan’ı finalde zorda olsa 3-2 yenip şampiyon oldular. Filenin Sultanlarını tebrik ediyor, bunula ilgili geniş kapsamlı yazıyı sonraya bırakıyorum.

GELELİM SİYASETE

Hükûmetle sendika temsilcileri 2024-2025 memur ve emeklilerinin zamlarını görüştüler. Sonuç zaten belliydi. Ama bu tiyatronun oynanması gerekiyordu. Memur-Sen Başkanı Ali Yalçın sözüm ona memurlar adına toplantılara giriyor, hükûmetin verdiği zamların kabul edilemez olduğunu söylüyor.

Timsahın gözyaşları. Hükûmet ne derse sen onu kabul edeceksin. Çünkü sen onların yan kolusun. İş şimdi hakem heyetine kaldı. Tiyatronun son perdesi. Orada ne karar verilecek o da belli zaten. Ve sonuçta hükûmet adına Hakem Heyeti bir kaç puan daha arttıracak, sonra Cumhurbaşkanı da “benden de şu kadar” diyecek.

İnsanlarla alay bari etmeyin. Cumhurbaşkanı’nın bir açıklaması var “Emeklikte verilen bu zam kabul edilemez”. Sayın Cumhurbaşkanı’nın bu verilen zamdan neden haberi yoktu anlamıyorum. Olmaması mümkün değil. O emretmeden yaprak dahi kımıldamaz. Madem bu kadar vahim bir durum var emredin Meclis olağanüstü toplansın, hemen karar alınsın. Ekimi, Ocak’ı neden bekliyorsunuz?

Bahçeli de çok komik.” Ek zam yapılmalı” diyor, muhalefet Meclis’te bu konuda yönerge veriyor, Bahçeli buna red oyu kullanıyor. Olacak iş değil.

Vekillere gelince. Kendinize ballı zamları yaparken aklınız neredeydi? 7500 TL alan emekliyi neden düşünmediniz?

Ama öncelik kendinizsiniz. Bir taneniz bu durum ayıp oluyor dediniz mi? Muhalefet vekillerine bakıyorsunuz, ekranlarda boy boy emeklinin ezildiğini anlatıyorlar. Her gün birisi ahkâm kesiyor. Şimdi mi akliniz başınıza geldi?

Geçin bu yalancı gözyaşlarını. Siz önce kendinizi düşünüyorsunuz. İki yılda emekli oluyorsunuz. Hem emekli, hem de vekil maaşını ayni anda alıyorsunuz. Bana da verin arkadaş ben de isterim.

Vekillikte emeklilik ne demek? Siz memur musunuz, isçi misiniz? Sizin ki geçici bir görev. Gerçekten çok ayıp. Sizin aylığınız ne kadar sayın vekiller? Haberiniz olsun Atatürk size çok gülüyor.

Sayın Cumhurbaşkanı’nın açıklamasına bakarsak, Meclis açılınca görüşülecek, Kasımda karar verilecek, Aralıkta yayınlanacak, Ocakta zam verilecek diyor.

Peki emekli ne yapacak bu geçen sürede?

Binali Yıldırım’a bakarsanız Ekimde hemen zaman verilecek. Hangisine inanacağız? Tiyatro sona erdi ve hakem heyeti hükûmet gibi davranıp memur zamlarını aynı oranda bıraktılar.

Nerede kaldı sizin hakemliğiniz. Biliyorduk zaten bunu bir tiyatro olduğunu. Son kararı Cumhurbaşkanı verecekmiş. O da bir babalık yapar umarım. Bu da tiyatronun son perdesi olur.

HER ŞEY VATANDAŞ İÇİN

Çocuklarımın yeni yerleşim yeri New Market idi. New Market Belediyesinin çok güzel bir etkinliği var. Hafta içi iki gün değişik semtlerde açık hava sinemaları var. Her yerde yeşil alanlar var. Bizde olsa o alanlara gökdelenleri diki veririz.

Belediye ortamı hazırlıyor, vatandaşlar da çoluk çocuk sandalyelerini battaniyelerini alıyorlar ve değişik bir ortamda film izliyorlar. Kimi sandalyesine oturuyor, kimi kilimini, battaniyesini cime serip üzerine uzanıyor.

Sadece sinema mı seyrediliyor? Adamlar her şeyi düşünmüşler. Yemekler, dondurmalar, cipsler, balonlar, patlamış mısırlar, aklınıza ne gelirse var. Ve hepsi ücretsiz. İnsanlarda yiyeceği kadar alıyorlar. TV çekilisi yapıyorlar. Her şey çok güzel. Kendi ülkemizi düşününce insan üzülüyor.

Neden böyle şeyler biz de olmuyor diye. Ama durun haksızlık etmeyelim. Biz de de Millet Bahçeleri var. Al çoluğunu çocuğunu cimlerde yat yuvarlan, kekini ye, çayını iç. İç babam iç, ye babam ye…