HASRETİMSİN KIRŞEHİR

Merhaba sevgili Hemşerilerim, arkadaşlarım, akrabalarım ve yüzlerce öğrencilerim.

 İçinizden biri olarak o topraklarda doğup, büyümüş, okullarında okumuş, yine okullarında çalışıp emekler vermiş biriyim. Memleketimin her türlü nefesini soluyarak yaşadım. Her türlü kokusunu tattım.  Nerdeyse her sokağında izlerim vardır. Çoklarınızın “Hocam sizi zaten tanıyoruz.” dediğinizi de duyar gibi oluyorum. 15 yıla yakın bir zamanımı güzel memleketimin güzel çocuklarına eğitim alanında katkılar vererek geçirdim.  Şöyle geriye dönüp bakınca dolu dolu bir meslek hayatım olduğunu düşünürüm. En güzel gençlik yıllarımı Cumhuriyet Okulunun ağaçlarla dolu bahçesinde ve mazot kokulu koridorlarında geçirdim. Yurt dışı görevim oldu, dönüşte çocuklarımın üniversite öğrenimi için Ankara’ya geldim. Burada görev yıllarımı tamamlayıp emekli oldum. Kırşehir’im ile de hiçbir zaman bağım kopmadı. Hani derler ya “yedi sülalem” diye, işte benim yedi sülalem de hala oradadır. Bu arada emeklilik bana pek yaramadı. Alışkanlık diyelim buna, boş durmak bana göre değildi. Bir uğraşı ararken, biraz fazla okumanın verdiği bir sonuçla elime bir kalem alıp, bir şeyler karalamaya başladım.

Bir zaman sonra ise Kırşehir Çiğdem Gazetesinin sahiplerinden sevgili Sait Yanık hemşerim de: “Hocam ara sıra gazetemiz için de bir şeyler karalar mısın?” isteğine Kırşehir nefesiyle büyümüş ve yaşamış birisi olarak kayıtsız kalamazdım. Burada beni sakın ola bir gazeteci bir köşe yazarı gibi görmeyin. Ben sadece bir öğretmenim.  Meslek  ve yaşamımdaki  birikimlerim ile sizlerle beraber olacağım

Burada sadece altmış yıla yakın bir meslek hayatımın, ilginç anılarını, memleketim Kırşehir ile ilgili, zamanın çok gerilerinde kalmış, yeni kuşaklara aktarılması gereken olaylar ve anılara yer vermek istiyorum. Bu fırsatı bana tanıyan başta Sait Yanık kardeşim ve Çiğdem Gazetesi paydaşlarına teşekkürü bir borç bilirim.

Bugüne bir tanışma günüdür diyelim. İlerleyen günlerde beraber olmak dileğiyle herkese selamlar  saygılar sevgiler. Hatamız, yanlışımız, eksiğimiz olacaktır. Hoşgörünüze sığınarak, sürçü lisan edersek affola.