Senin çarkın üç beş kişiden yana.

Hey gidi yalan Dünya.

Bilenler çok iyi biliyor.

Sende bil ki;

Utanmazlığın geçer akçe olduğu bir düzen inşa ediliyor. Ahde vefa yok, fikir namusu yok.

Doğru sözü söyleyene “bir lafa bakarım laf mı” bölümüne hiç girmeden bir araba hakaret ediyoruz. Oysa güçlü olanın haklı olduğu bir düzen değildi istediğimiz.

Mevcut çürüme yıllarca süren istismarın neticesi. Başkasının kirinde temizlendiğimizi sanarak yaşayıp gidiyoruz.

Şair “ Kanını içiyorlar bilmeden cennet atlarının” diyor ya durumumuz aynen bu.

Bu toprakların kaderinde ne yok ki.

Bugün yangın, yarın deprem, öbür gün taşkın, sel, daha sonra ki gün kuraklık.

O kadar olağan hale geldi ki.

Ülke yanmış ne ki.

Ülkenin tıkır tıkır işleyen bir şeyi var mı?

Bilmiyorum.

Yarınlarımız yanıyor ...

İnsanların tepkilerine bakıyorum ve asıl ona üzülüyorum.

Bu ülkeyi zerre kadar sevmeyenler ne kadar çoğaldı.

Emekli, üretici yanıyor,

Ormanlar yanıyor.

Yarın başka güzellikler "yanar" mı?

Dilerim yanmaz...

Yüreğin isyan etse ne olacak...

Bugün emekli biriyim.

Ama dün çalışan biriydim.

Cemal Süreya dilinden;

"Ne tuhaf değil mi ?

İnsanı yıpratıyorlar yıpratıyorlar, tanınmayacak hale getirene kadar uğraşıyorlar.

Sonrada çıkıp çok değiştin diyorlar."

Öyle ki;

Gün değil mevsimleri  dahi  tanınmayacak hale getirdiler.

Sessizlik ebediyen yeryüzünü terk etti. Gürültü, uğultu, şamata, cayırtı, patırtının ve yangınlar vardiya sistemi şeklinde işliyor...

Bu sebeple yapay zeka sürprizlere gebe.

Tarlalar, bahçeler, otlaklar, kuş uçmaz kervan geçmez yerler solgun.

Dünya'da ama yaşamıyorlar.

Hayatta ama yaşamaktan memnun değiller.

Hani duaya olan ihtiyacını fark edersin ama nasıl dua edeceğini bilemezsin ya işte tam böyle durumlar için Hz Ali'nin tavsiye ettiği çok güzel bir dua var..

"Allah'ım hakkımda hayırlı olanı gönlüme razı, gönlümün razı olduğunu hakkımda hayırlı eyle.."

Bu hayatta kimseyi itekleyerek ne hayatınız da ne de etrafınızda tutabilirsiniz..

Neticede sevgi ve vefa gönül işidir…

Hamurunda harcında olmayanın sırtına zorla yüklenmiyor ki...

Yol seni nereye götürürse götürsün farketmez,

Yeter ki sen rengini ve ışığını kaybetme.

Unutma;

Kalıcı olan saltanat değil, ASALETTİR.

ASALET, soyla değil huyla yaşar.

Bu bağlamda yaşanılan hayatta

 

Formül;

"Kaderini sev,belki seninki en iyisidir..."

Ve

Sıfır beklenti, sonsuz mutluluk...!