İktidar yetkilileri günlerce basın ve medyada, “İşçiyi, memuru, emekliyi enflasyon altında ezdirmeyeceğiz” diye açıklamalar yaptılar. Bu nedenle de millette umutlu bir bekleyiş başlamıştı, gün geldi iktidar kabinesi toplandı ve zam oranları açıklandı. Yetkililerin vaat ettikleri gibi “Milleti enflasyona karşı ezdirmeyeceğiz” denilmişti ama öyle olmadı.
Bir kere emekli sandığı, BAĞ-KUR, SSK emeklileri enflasyon altında eziliyor. Devletin açıkladığı resmi rakamlarına göre enflasyon oranı yüzde 36 iken, emeklilere yüzde 25’lik bir zam yapıldı. Hani emekli yurttaşımız enflasyona karşı ezilmeyecekti, bu nasıl bir uygulamadır ki emekliyi ezdirmemek oluyormuş tabi bunun anlaşılır bir yanı yok. Ayrıca da verilen ücret artışları zaten her türlü ürüne yapılan zamla birlikte daha emeklinin cebine girmeden geri alındı.
Bir de devletin resmi açıklamalarına göre enflasyon yüzde 36, yaşamın içindeki gerçek enflasyon ise yüzde 80’lerde. 2021 yılının son günü yapılan zamlar ise çok yüksek gelmişti buna rağmen emekliye verilen yüzde 25 çoktan eridi gitti bile, kaldı ki bilim insanları gerçek enflasyonu yüzde seksenlerde olarak açıkladılar.
Hadi küçük bir alış veriş yapalım, süt ve süt ürünlerine, yumurtaya, ete, zeytine, zeytinyağına, tereyağına, sabuna, deterjana, tavuk etine, dana etine, una ve ekmeğe son iki ay içinde gelen zam tüm ürünlerin fiyatları ÜÇ katı artırdı. Peki, emeklinin ve çalışanın maaşı, ticaret yapan insanların gelirleri aynı oranda arttı mı, tabi ki hayır.
2022 yılının henüz birinci günü doğal gaz, elektrik zamları, halen sürekli artan motorin, benzin, LPG zamları daha feci sonuçlar ortaya çıkarıyor ve gelen faturalar cepleri yakıyor artık.
Ücretli kesime yapılan yüzde 30.95 ve emekliye yapılan yüzde 25’lik zamlar devletin açıkladığı resmi enflasyon rakamlarının bile çok gerisinde kaldı. Hani milletimiz enflasyon altında ezdirilmeyecekti, bırakınız ezdirmemeyi ezim ezim ezdiriliyor bile.
Şehrimizin en işlek caddelerinden terme caddesinde bir iş yerinde bulunduğum sırada “bir vatandaşın evine geç saatlerde gittiğini zira çocuklarının isteklerini alamadığını, çocuklarının uyumasını beklediğini ve çocukları uyuduktan sonra evine gittiğini” öğrendim. Yani durum göründüğü gibi değil çok feci artık sözün bittiği yerdeyiz.
Milletin enflasyona ezdirildiği ve artık geçinemediği bir süreci yaşıyoruz, öyleyse bir an evvel yetki sahibine yani millete devredilmeli ve seçim sandığı halkın önüne getirilmelidir. Milletten yetkiyi alan her kim olursa siyasi ve ekonomik istikrarı sağlamalı yoluna devam etmelidir.