Muvazzaf ve emekli astsubaylar özlük haklarının düzeltilebilmesi için kamuoyunda haklı taleplerini dile getiriyorlar.

Rahmetli Menderes ordudaki subay açığını kapatabilmek için yedeksubayları kullandı.

1960 yılına kadar lise veya dengi okul mezunları vatani görevlerini yedeksubay yani asteğmen olarak yapıyorlar ve tezkerelerini de teğmen veya üsteğmen rütbesiyle alıyorlardı.

Orduda tezkere bırakan lise mezunları ise binbaşılığa kadar yükselebiliyordu.

Daha sonra çıkan bir kanunla binbaşılığa kadar yükselmiş olan yedeksubaylar albaylık rütbesine kadar terfii edebildiler.

1962 yılına kadar Polis Enstitüsünde eğitim süresi 2 yıllık idi.

2 yıllık Polis Enstitüsü mezunları Emmiyet Amirliği rütbesine kadar terfii ediyorlar ancak Emniyet Müdürü olamıyorlardı.

Emniyet Müdürü olabilmek için SBF veya Hukuk Fakültesi mezunu olmak gerekiyordu.

Daha sonra Polis Enstitüsü 3 yıla çıktı.

Herhalde 3 yıllık süre de kafi gelmedi ve eğitim-öğretim süresi 4 yıla çıktı.

Çıkan kanuna ek bir madde eklendi ve “daha önce Polis Enstitüsünde 2 yıllık ve 3 yıllık öğrenim görmüş olanlar bu kanunla 4 yıllık öğrenim görmüş sayılırlar” diye ek bir madde sayesinde Emniyet Genel Müdürlüğü mensupları arasında çekişmenin önlenmesi sağlandı.

Şu anda astsubay olabilmek için liseden sonra sınavla girilen astsubay meslek yüksek okullarında 2 yıl öğrenim görmek gerekiyor.

Yani 2 yıllık astsubay meslek yüksek okullarında öğrenim görenler yürürlükteki mevzuuatımıza göre Cumhurbaşkanı adayı dahi olabilirler.

2 yıllık astsubay meslek yüksek okullarını 4 yıllık fakülte düzeyine çıkarmak çok mu zor?

Şu anda 100.000 astsubay TSK’de görevli.

80.000 ise astsubay emeklisi, dul ve yetimi var.

Bu satırların yazarı 1975 yılında kısa bir süre Milli Savunma Bakanı İlhami Sancar’ın Özel Kalem Müdür Yardımcısı olarak görev yaptığından dolayı astsubayların sıkıntılarına kısmen vakıftır.

Orduda en ağır hizmetleri gören astsubaylara özlük haklarının yakında verileceğini ümit ediyorum.

Şubat-1975’de astsubay eşleri ve çocukları özlük haklarının iyileştirilmesi konusunda Türkiye çapında bir eylem yapmışlardı.

Devrin Milli Savunma Bakanı rahmetli İlhami Sancar üzüntüsünden dolayı kalp spazmı dahi geçirmişti.(1975)

Meşhur Kılıç Ali, Çerkes Ethem ve Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan’ın da astsubay kökenli olduklarını teyiden yüksek bilgilerine sunuyorum.

Astsubaylarımızın haklı ve makul isteklerinin yeni bir düzenlemeye yerine getirileceğine de yürekten inanıyorum.