ÖFKE; İnsanların ve hayvanların algı bir tehdit veya hakaret karşısında sergiledikleri düş duygusudur.

Ne demiş vatandaş ?

"Silahlar çekildikten sonra mermilerkimseye saygı göstermez."

Çek be çocuk silahını ! Mermiler havalarda uçuşsun.Hevesin geçsin. Öfken dinsin. Dinsin amma...Bu öfkenin sonu nedir bilir misin?

Halk dilinde kodes… Veya dam... Pişman olacağınız şeyler yapmayın. Kimse affedecek kadar vefalı değil.

Elinize aldığınız yılan dili bıçak, süslü bir barabellum tabanca sizleri nerelere götürür hiç düşündünüz mü ? Ya toprağın altına, ya da yıllarca karanlıklarda yaşayacağınız dört duvar arasına.

"Bazı insanlar ruhsatsız silah gibidir.Kayıtları yoktur ama, cinayetleri çoktur."

İşte o bazı insanlar dediğimiz kişiler her an harekete geçip bela çıkaracak cinstendirler. Sonunu düşünmeden kırarlar, dökerler, dağıtırlar ne yaptığını ve sonucunun ne olacağını hesap edemezler.

Bazı insanlar seni incitir, kırar ve sanki inciten senmişin gibi davranırlar.

Ey öfkesini kontrol edemeyen cahil insan ! Asla her şeyi bildiğini sanma. Gerçekten bilgili olsan da, "Ben cahilim " diyebilecek kadar cesaretin daima olsun. İşte o zaman öfkeni kontrol edebilirsin.

Öfkenizi kontrol etmek için ; biri seni sevmiyorsa, sen de onu olduğu gibi başından defedeceksin. Şiddete, silaha, bıçağa ve ağır sözlere hiç gerek yok. O zaman ne şiddet görürsünüz, ne de yıllarca çekilecek bir ceza alırsınız.

Unutmayın ! Kimseye gözü kapalı güvenmeyin. Çünkü, tanıdığın her insanın içinde tanımadığın insan var. Karşındakinin hiç bir zaman iç yüzünü bilemezsin.

Şu şahıs bana kuşku ile bakıyordu diyerek vehimlenmeyin. İşin aslını öğrenmeden hemen celallenip silaha sarılmayın. İnsanları iyi tanıyın. Her insanı fena bilip kötülemeyin. Kötülediğiniz zaman o insanın öfke ve gazabından kurtulamazsınız.

Sebebi ne olursa olsun beladan, öfkeden uzak durun. Öfkeli bir insan çok can yakar. Çok kalp kırar. İnsanlara şefkatli bir baba gibi davranın.

Marquez der ki;"Kötülük dünya da değil, insanın yüreğindedir."

Yüreğinde sevgi olmayan bir insanın öfkesini kontrol etmesi oldukça zordur. Her şeye bir bahane bulan, kendinden başkasını beğenmeyen, aklının kontrolü başkasının elinde olan bir kişi kin ve öfke doludur. İnsanların mükemmel olmasına gerek yok.Sahte olmasınlar yeter.

"Öfkenizi sizi seven insanlardan çıkarmayın.

Çünkü sevilmek herkese nasip olmaz."

Öfkeli bir insanın düzenli bir aile hayatı olmaz. Mutlaka bir yerde hata yaparak ailesinin dağılmasına sebep olur. Kusurların en büyüğü, insanın kendi kusurlarından habersiz olmasıdır. Bir başkasına kızmadan, öfkelenmeden önce kendi hal ve hareketlerimizi gözden geçirmeliyiz.

Nefreti yaymak kolaydır. Ama sevgiyi yaymak zordur. Nefretle, öfke ile kin duyguları ile bir yere varılmaz. Gülüşün ve sevginin olduğu yere bahar gelir.

Öfkeyi marifet sanıyorsanız, öfkelenip de gazaba gelerek insan canına kıyanların akıbetlerini bir araştırın. O kendini yiğit gören kişiler hangi kodeste çıkabileceği günü bekliyor.

Sadi Şirazi der ki;

"Ne etrafınızdakini kıracak kadar sert,

Ne de karşınızdakilere, cesaret verecek kadar yumuşak olunuz."

Sözün özü; kırmayın, dökmeyin geriye dönülmeyecek yollar var...

Unutmayın! El ağzına bakan karısını çabuk boşar. Çanağa ne doğrarsan kaşığına o gelir.

Sevgili dostlarım !

"Allah bizi sevmeyen insanlardan değil, seviyormuş gibi yapanlardan korusun."

Yüreğimin selamı var o kocaman sevgi dolu yüreklerinize. Hoş kalın...Hoşça kalın...Öfkeden uzak kalın...