Kadim kültürler kentini
Gezip dolaş tüm semtini
Ahiliğin başkentini
Gel dv gör bir Kırşehir’i.
:::::::::::::::::::::
İbrahim DÜĞER
Geçmiş aylarda İbrahim DÜĞER; “ AHİNAME ” adlı bir kitap yayımlama düşüncesinde olduklarını, bu konuda yazdığınız şiiri özgün bir fotoğraf ile kısa özgeçmişinizi de ekleyerek ürünleri toplama görevlisi arkadaşınız Ayşe PASLANMAZ’a göndermemi istedi. Gerekeni yaptım ve gönderdim. Ayrıca sonrasında İbrahim DÜĞER’e de gönderdim. Kitabı beklemeye başladım.
Aylar sonra baskı tarihi Ağustos-2204 olan, Ankara SFN Matbaasında basılan, baskı giderlerini ve gönderme özverisini Kırşehir Esnaf ve Sanatkârları Odaları Birliği Başkanlığı’nın üstelendiği 256 sayfa içerikli özgün yapıt bana da ulaştı! Bu sıralarda İbrahim DÜĞER R ile iletişim sürdü. Kırşehir’e yerleşen eğitimci Nevzat Ünsal’ı da bilgilendirdim. İlgili yerden edinmesini sağladık. Yoğun çaba ve çalışmanın ürünü olan eserde İbrahim DÜĞER’in emeği yadsınamaz ve alkışa değer!
Editörlüğünü Prof. Dr. Ayfer ŞAHİN'in, derlemesini İbrahim DÜĞER’in yaptığı basımını Kırşehir Esnaf ve Sanatkârlar Odası Birliği'nin üstlendiği "AHİNAME" adlı eser, takdire değer kalitededir. Bu yapıtın 144. sayfasında şiirimin, 220. sayfasında özgeçmişimin yer aldığını gördüm. Mutlu da oldum!
Yapıtın baş taraflarında yetkin adların dipnotlarıyla beslenen takdim, önsöz ve sunuş yazılarını okudum. Yine kimi adların ahiliğe dair yazıları var. Sonrasın da şiirler ve özgeçmişler… Tüm bunlar anlatılmaz, okunur…
Ancak: Dikkatli okurların da ayırdına vardığı gibi, Prof. Dr. Ayfer Şahin, fazlaca kendisini ön plana konuşlandırmış ve altında adı olan arka kapak yazısı küçük mü küçük puntoda dizilmiştir. Ayrıca, kitabın içeriğinde yer alan fotoğrafların renkli olması çokiyi olurdu. İkinci basımının çalışmalarının yapıldığı bilgisini aldım. Gözlerimiz, fotoğrafları renkli görmek ister!
İbrahim DÜĞER’in söylemiyle: “Edebi olmayanın edebiyatı olmaz. Mal, mülk, maddiyat, makam ve kariyer kişiyi yüceltmez. İnsanı yücelten karakteridir.”
Elbette söz uçar, yazı kalır. Bu özgün yapıtın kitaplaştırılmasında emeği geçenleri kutluyor, ilgi duyanların okumalarını öneriyorum. Şiirime dönüş yaparak okurlarıma sunuyorum.
Ahilik ve Ahi Evran
Bilimin, kültürün önderi olan
Tanır araştıran Ahi Evran’ı
Gönül aydınlatıp iyilik yapan
Yardım düşünceli dünya insanı.
Ziyaret türbesi hep dolar, taşar
Uzaklarda değil gönülde yaşar
Öğüdünü tutan zorluğu aşar
Sevgi düşünceli dünya insanı.
Ahilik, esnafa kutsal okuldur
Çıraklık, kalfalık, ustalık yoldur
Bilgeden edinen bilgi doğrudur
Özgür düşünceli dünya insanı.
Esnaf kesimin rehberi olan
Ahilik kurumun kurup yaşatan
Bomboş dağarcığa hazine koyan
Bilgi düşünceli dünya insanı.
Piridir elbette ahi işinin
Dinlenir sohbeti ahi kişinin
Varılır tadına tüm söyleşinin
Olgun düşünceli dünya insanı.
Onun dünyasında kırgınlık olmaz
Hiçbir zaman onda dargınlık olmaz
Gül erken açsa da solgunluk olmaz
Olur, düşünceli dünya insanı.
Azıcık ilgiden mutluluk duyan
Çevresine sevgi sunarak yayan
Yağan yağmur gibi hep şakırdayan
Coşku düşünceli dünya insanı.
Öfkeden uzaklık huzura gider
İçten yaklaşımla hürmetin eder
Sevgiyle gülen yüz, her an affeder
Erdem düşünceli dünya insanı.
Kimler gelip geçti yalan dünyadan
Hacıbektaş, Yunus, yâr Ahi Evran
Eser bırakmışsa gönlünce insan
Yaşar düşünceli dünya insanı.
Gerekli okumak inceden ince
Ahi türbesini görüp girince
Dökülür şiire yeri gelince
Yazar düşünceli dünya insanı.
Kırşehir ahinin ünlü başkenti
Durucanca böyle yazıp özendi
Saygıyla sevgiyle yozluk silindi
Sabır düşünceli dünya insanı.