Yıllar, geçip giden yıllar…
Yaşadığım ve hiçbir zaman söz söyletmediğim Kırşehir…
Bugün siyasi olarak tam bir bilinmezlikler içinde!
Kırşehir her alanda erozyona uğradı, kaybediyor.
Seçtiklerimize lütfen bir bakınız, hepsi bildiğiniz gibi!
İyiler kalmadı Kırşehir’de, bulamazsınız o güzellikleri!
Hani nerde o iyi insanlar?
Hani nerede yapılan iyilikler?
Ben de iyi insanlar biriktirdim yıllar yılı… Tam yarım asır!
İyi insanlarla dost oldum, olmaya çalıştım yıllarca.
Gözümde büyüttüğüm, bir şey sandığım bir şey adamların, bir şey olmadıklarını öğrendim ama iş işten çoktan geçmişti!..
Ama şimdi hiçbirisi yok!
Hani benim değerli dostlarım “Ahi Baba” Mustafa Karagüllü?
Hukukçu-Şair-Yazar Celâl Tekiner?
Hacı Mehmet Gülten?
Orhan Baycan?
Hakkı Göçen?
İhsan Yeşilli?
Mehmet Metintürk?
Mustafa Erdem?
Ve daha başkaları…
Hatırlıyorum da Kırşehir bir zamanlar ne kadar güzeldi.
Eski tarihi cumbalı, payandalı evleriyle, mahalle çeşmeleriyle bağlı bahçeli o güzel Kırşehir’i kaybettik.
Güzel insanları vardı, birbirlerini seven, sayan, iyi günde kötü günde, zor günde yanında olan kucaklaşanlar vardı. Hepsini tek tek kaybettik.
İnsanlar iyilikler yapmışlar, iyilikler biriktirmişlerdi.
Çarşılarımız, pazarlarımız, esnaflarımız, tüccarlarımız vardı. “Ben siftah yaptım, yan komşuma bak” diyen Ahi esnafımız vardı. Var mı şimdi böyle yapan?
Kırşehir’in adı Ahi’ydi, kardeştik hepimiz. İyi insanlar vardı Kırşehir’de. Ya şimdi?
İyilik yaptığım ve unuttuğum insanlar nerde?
İnsanın bu kadar mı mayası bozuk, bu kadar mı nankör olurmuş?
İyilikleri üst üste koyup, biriktiriyordum eskiden… Artık yoruldum, bıraktım, değemezmiş.
Son yıllarda insanlar değişti, vefa, sevgi, saygı kalmadı. Çıkar ve menfaat her şeyin önüne geçti. Yapılan iyilikler hep unutuldu! Tabi bu durum maya ve karaktere bağlı. Haklıymış Hacı abi o öğretmişti bize her şeyi…
Değerli insan, Cem Kılınç da “İyi İnsanlar Biriktirin” diyerek şöyle demiş:
“İyi insanlar biriktirin...
Sizi siz olduğunuz için kabul eden,
Yanlış yaptığınızda sizi kırmadan düzelten, elinizden tutan,
Düştüğünüzde yerden kaldıran insanlar...
İyi insanlar biriktirin...
Arkanızdan konuşanlara hadlerini bildiren,
Gıyabınızda bile dost olan,
Yaranıza merhem,
Kalbinize sürur olan insanlar...
İyi insanlar biriktirin...
Yoklukta da yanınızda olan,
Sizi, sizden çok düşünen,
Size arka çıkan, arkadaş olan,
Yüzünüze gülerken arkanızdan konuşmayan...
İyi insanlar biriktirin...
Hata yaptığında özür dileyen,
Bencil değil, diğerkâm olan,
Size yaptığı iyiliği unutan,
Kendisine yaptığınız iyiliği asla unutmayan...
İyi insanlar biriktirin...
Bir gün yollarınız ayrıldığında, sırrınızı namusu bilen,
Kuyunuzu kazanlara karşı sizi uyaran,
Yolunuza pusula olan insanlar...
İyi insanlar biriktirin...
Kaybolduğunuzda size yol gösteren,
Dosdoğru doğrularla doğrulup,
Eğri yola düştüğünüzde size istikamet olan,
Size hakkı ve sabrı tavsiye eden...
İyi insanlar biriktirin...
Kitap okuyan, çay içen,
Türkü dinleyip çiçek yetiştiren,
Elleri fesleğen kokan,
İnce, naif insanlar...
İyi insanlar biriktirin...
Kibirsiz, riyasız, samimi, içten,
Pencere pervazlarına kuşlar için ekmek koyan,
En az iki şiiri ezbere okuyan,
Ve ağlamayı bilen insanlar...
İyi insanlar biriktirin...
Paranın, mevkinin, makamın, rozetin kölesi olmayan,
Doğru bildikleri için bunlardan vazgeçmeyi bilen,
İnsanları renk, dil, din, ırk olarak ayırmayan,
İnsana insanca bakan insanlar...
İyi insanlar biriktirin...
Yağmurda ıslanmayı seven,
Serçeleri ve güvercinleri seyreden,
Yıldızları izleyip hayal kuran,
Düşküne, mağdura mazluma el uzatan,
Koca yürekli insanlar...
İyi insanlar biriktirin...
Geceyi içine çekmeyi bilen,
Ve sabahın seherinde uyanmayı bilen,
Ve yetime, yoksula, kimsesize gülümseyebilen,
Derin düşünceli insanlar...
İyi insanlar biriktirin...
Papatyaları, kırlarda kuş seslerini,
Karanfil kokusunu,
Sıcak ekmek kokusunu seven,
Günün herhangi bir vakti sırf sesinizi duymak, hatırınızı sormak için arayan,
Kalbi güzel insanlar... Gününüz ve tüm ömrünüz güzel olsun...”