Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün öğretim ve eğitim konusundaki önemine vurgu yapan kimi düşüncelerini yansıtır. Atatürk’ün öğretmenlerle ilgili sözleri, eğitimcilerin toplumun şekillenmesindeki rolünü vurgulayan ve geleceğin sağlıklı yöntemle kurulmasında öğretmenlerin ne denli önemli olduğunu anlatan güçlü anlatımlarla doludur.
Atatürk, “Yeni nesil sizin eseriniz olacaktır.” diyerek öğretmenlerin toplumda ne kadar yaşamsal bir yer tuttuğunu belirtmiş ve onların geleceği şekillendiren bireyler olduğunu her fırsatta dile getirmiştir. Bu nedenle, onun öğretmenlere yönelik sözleri, hem öğretmenler günü kutlamalarında hem de eğitim sisteminin öneminin altını çizmek için sıklıkla dile getirilen bir ilham kaynağı olmuştur.
Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün öğretmenlerle ilgili sözleri, öğretmenleri sadece bilgi aktaran bireyler olarak değil, aynı zamanda ülkenin modernleşme sürecinin temel taşları olarak görür
ÖĞRETMENE VERİLEN DEĞER
Atatürk, Kayseri’de Fizik öğretmeni Abdullah Efendi’nin dersine girer. Öğretmen, sanki sınıfta Atatürk ve arkadaşları yokmuş gibi, son derece doğal bir şekilde dersine devam eder. Bir ara Atatürk kara tahtanın önünde durunca, Öğretmen:
-- Paşam biraz çekilir misiniz? Çocuklar tahtayı göremiyor, demez mi?
Atatürk’ün yanındakiler heyecanlanırlar! Şaşkınlıkla ne olacağını merak ederler! Zil çalıncaya kadar Abdullah Efendi dersine devam eder. Zil çalınca herkes bir fırtına beklerken, Atatürk hayran hayran Abdullah Efendi’ye bakarak şöyle der:
-- İşte dershaneyi bir mabet, dersi ibadet gibi gören gerçek öğretmen…
24 Kasım Öğretmenler Günü, Mustafa Kemal Atatürk'ün Millet Mektepleri Başöğretmenliğini kabul ettiği tarihte kutlanıyor. Öğretmenler Günü, Türkiye'de 1981 yılının 24 Kasım tarihinde kutlanmaya başlandı. Dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Sağlam tarafından öğretmenlere armağan edildi.
Bilecik ilinde Milli Eğitim Müdür Yardımcısı( Halk Eğitimi Başkanı) görevimi yürüttüğüm günlerde Hasan Sağlam bakanımızla bu amaçla ilçelere birlikte gittik! Öğretmenevlerimiz, rahmetli Hasan Sağlam zamanında açılmaya başladı. Ne ki amaçta sapma olurken coşkusu ve işlerliği bugünlerde azaldı, diyebiliriz.
Günün anısına bir şiirimle katkı sunmak istiyorum:
ÖĞRETMENİN HAYKIRIŞI
Elleriniz havada olsun yavrularım Atatürk ilkeleri yol göstersin size Gözlerinizde coşku şimşekleri kıvılcımlansın Haykırın, haykırın varlığınızı çevrenize Elleriniz havada olsun yavrularım.
Sevginin resmi rozetlensin yakanızda Büyüklerinizi sayın, sevin küçüğünüzü Aymazlık yelleri savrulmasın yanı başınızda Başarı mutluluğunda renklendirin yüzünüzü Elleriniz havada olsun yavrularım.
Siz Tanrı’nın eseri, şaheserisiniz yavrum Maden maden beyinlerinizdir övüncüm
Gelecek sizsiniz, size güveniyorum Yaşamın dik yokuşunda sizsiniz gönül gücüm Elleriniz havada olsun yavrularım.
Sanata, doğaya ve güzelliklere yer verin Olumlu kişilik sergileyin davranışlarınızla Nokta kadar çıkar için virgül kadar eğilmeyin Haksızlığa direnciniz ışık olsun karanlığa Elleriniz havada olsun yavrularım.
Çalışın, çok çalışın yörenizde Onurunuz güvenle kalkan parmaklarda şekillensin Atatürk devrimleri ışık olsun önünüzde Düşünce, bilgi toprağında bilinçle gelişsin Elleriniz havada olsun yavrularım.