Kırşehir’in nöroloji uzmanı Doç. Dr. Serkan Kırbaş “Onlar sizi unutsa da siz onları unutmayın" dedi.
Özel Musa Gül Hastanesi Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Serkan Kırbaş “orta ve ileri yaşlarda isimleri hatırlayamama, kelime bulmada güçlük ve zaman zaman olan unutkanlığın ilerde Alzheimer hastalığının bir belirtisi olabileceğini söyleyerek erken teşhisin önemine dikkat çekti.
Doç. Dr. Serkan Kırbaş konu ile ilgili şunları söyledi:
“Alzheimer hastalığı (bunama) beyindeki sinir hücrelerinin kaybı sonucu beyin küçülmesiyle sonuçlanan ilerleyici nörolojik bir hastalıktır. Çoğunlukla 65 yaş üzerinde görülmektedir ancak ailesel yatkınlığı olanlarda daha erken yaşlarda da başlayabilmektedir. Hastalığın en erken belirtileri basit şeyleri hatırlayamama, sık sık aynı soruları sorma, kişilerin veya eşyaların isimlerini söyleyememe şeklindedir. Ancak bu tür belirtiler gündelik unutkanlıklarla karıştırılabildiğinden dolayı hekime müracaat edilmemekte ve hastalığın erken tespitinde gecikmelere yol açmaktadır. Hastalık ilerledikçe günlük yaşam aktivitesini olumsuz etkileyen hafızada ciddi bozulma, uyku ve davranış bozuklukları, halüsinasyonlar (olmayan şeyleri görme) veya ajitasyonlar ( aşırı huzursuzluk, sinirlilik, tutarsız hareketler) ortaya çıkmaktadır.Tüm dünyada yaklaşık olarak 45 milyon, ülkemizde ise 65 yaş üstü 400 bin kadar Alzheimer hastası olduğunu tahmin ettiklerini belirten Doç. Dr. Serkan KIRBAŞ, “Hastalığın olmazsa olmaz belirtisi unutkanlıktır. Önemli olan normal yaşlanmanın gerektirdiği unutkanlık ile bunama belirtisi olan unutkanlığın birbirinden ayrılmasıdır. Bu ayrım nöroloji uzmanı tarafından hastanın dikkatli bir şekilde muayenesi, hasta yakınlarının verdiği bilgi, beyin görüntüleme yöntemleri (PET, MR) ve diğer yardımcı tetkiklerin (nöropsikolojik testler, kan testleri....) birlikte değerlendirilmesiyle yapılmaktadır. Alzheimer hastalığında başlangıçta hafif bir unutkanlık vardır. Örneğin hasta yemeğin altını kapatmayı, mutfağa niçin geldiğini, marketten alacaklarını, kapıyı kapatmayı unutmaya başlar. Eskiden alışveriş listesi yapmayan bir kişi artık liste tutmaya başlayabilir. Zamanla unutkanlık giderek artar ve hasta yeni olayları hiç hatırlamamaya başlar. Örneğin 3-5 dakika önce sorduğu soruyu tekrar tekrar sorabilir. Torunlarının isimlerini unutabilir. Koyduğu eşyaların yerini hatırlamaz. Buna karşın hasta geçmişini özellikle de gençlik yıllarını ve askerlik anılarını ayrıntılı bir şekilde anlatabilir. Sıklıkla hasta yakınları "ne unutkanlığı, 40 yıl öncesini bile hatırlıyor" diyerek yanılsama altında olabilir fakat biz hekimler için önemli olan yakın döneme ait unutkanlıklardır. Hastalık ilerledikçe eskiden zevk aldığı uğraşları terk edebilir, içlerine kapanabilir ve isteksiz görülebilirler. Para hesabında veya basit matematiksel işlemlerde güçlük olabilir. Bankamatikten para çekmek veya aracını düzgün park etmek hastalar için çok zor bir şey haline gelebilir. Bunlar ile beraber bir takım psikiyatrik bulgular da olabilir. Hastalar olmayan şeylerden bahsedebilir, onları gördüğünü, işittiğini söyleyebilirler. Zamanla ortaya çıkan uyku ve davranış bozuklukları hastalığın kontrol edilmesini güçleştirir. Hastalık ilerledikçe idrar tutamama, yürüme güçlükleri ve beslenme bozuklukları ortaya çıkar. Nihayetinde tüm günlük yaşam aktiviteleri açısından tamamen başkalarına muhtaç hale gelinir. Bu yüzden gerek tanıda gerekse tedavideki gecikmelerin önüne geçmek için Alzheimer hastalığı ile ilgili farkındalığının arttırılması büyük önem taşımaktadır.”
Genç yaştaki unutkanlığın nedenlerini da açıklayan Doç. Dr. Serkan Kırbaş, son zamanlarda özellikle çalışan kişilerde ve gençlerde unutkanlık şikâyetine sık rastlanıldığını belirterek; bu türden unutkanlıkların nedenleri arasında sıklıkla modern yaşam tarzının getirdiği ruhsal sıkıntılar ve hastalıklar (depresyon, anksiyete gibi duygu-durum bozukluğu), sosyo-ekonomik nedenler, bazı vitamin eksiklikleri (B12 ve folat) ve tiroid bezi bozukluklarının olduğunu ve bunların araştırılması gerektiğini söyledi.
ALZHEİMER HASTALIĞI ÖNLENEBİLİR Mİ?
Doç. Dr. Serkan Kırbaş günümüzde Alzheimer hastalığını kesin olarak durduran bir tedavi yöntemi bulunmadığını ancak ortaya çıkışını ve ilerleyişini yavaşlatmak için birtakım ilaçların olduğunu belirtti.
Doç. Dr. Kırbaş İlaç tedavisi yanında sosyo-kültürel statülerine uygun olarak müzik, dans ve kısa gezintiler gibi rehabilite edici aktivitelerin hastaların yaşam kalitelerini artıracağını söyledi.
Kırbaş, “Bakıma muhtaç olmadıkları veya zorunlu olmadığı sürece bu hastaları yaşadığı ortamdan uzaklaştırmamak ve yalnız bırakmamak gerekir. Nitekim son zamanlarda yapılan çalışmalar, uzun süreli yalnız yaşamanın ve sosyal hayattan izole olmanın Alzheimer açısından risk oluşturduğunu söylemektedir” dedi ve özellikle ileri yaşta ortaya çıkan unutkanlığın Alzheimer hastalığının bir belirtisi olabileceği düşüncesiyle erken tanı açısından hasta yakınlarını dikkatli olmaları konusunda uyardı. (HABER MERKEZİ)