Eğitim Sen Kırşehir Şube Başkanı Özdemir Beyhan, ÖBA sistemindeki erişim ve altyapı sorunlarının öğretmenleri mağdur ettiğini söyledi.
Özdemir Beyhan’dan ÖBA Tepkisi: “Öğretmenler Hakkını Alamıyor”
Eğitim Sen Kırşehir Şube Başkanı Özdemir Beyhan, 2025–2026 Eğitim Öğretim Yılı ara tatilinde yaşanan Öğretmen Bilişim Ağı (ÖBA) sorunlarını sert sözlerle eleştirdi.
Beyhan, birçok öğretmenin seminer sürecinde sisteme giremediğini, eğitimlerini tamamlayamadığını ve bu nedenle ek ders ücretlerinin kesilme riskiyle karşı karşıya kaldığını belirtti.
“Yoğunluk, sunucu yetersizliği ve altyapı eksiklikleri öğretmenlerin emeğini yok sayıyor. Öğretmen, sisteme giremediği için cezalandırılıyor. Bu kabul edilemez.”
diyen Beyhan, dijital sistemdeki aksaklıkların artık yapısal bir soruna dönüştüğünü ifade etti.
“Dijital Eğitim Değil, Dijital Angarya”
Özdemir Beyhan, ÖBA’nın amacından uzaklaştığını belirterek platformu eleştirdi:
“ÖBA’daki seminer videoları sık sık donuyor, bölünüyor, öğretmenleri ekran başında saatlerce tutuyor. 15 saatlik seminer süresi, neredeyse iki katına çıkıyor. Bu bir mesleki gelişim değil, dijitalleştirilmiş bir angarya.”
Beyhan, sistemin öğretmenleri motive etmek yerine yoran bir hale geldiğini belirterek, dijital dönüşümün sadece teknolojik değil, insani boyutuyla da ele alınması gerektiğini söyledi.
“Ara Tatil, Öğretmenin Dinlenme Hakkıdır”
Özdemir Beyhan, ara tatil dönemlerinde zorunlu seminer yapılmasına da karşı çıktı.
“Öğretmenler kendi öğrenme süreçlerini yönetebilen yetişkin bireylerdir. Ara tatiller öğretmenin dinlenme hakkıdır. Bu dönemde zorunlu eğitim dayatması yapılmamalıdır.”
diyerek öğretmenlerin iş yükünü artıran uygulamalara son verilmesi çağrısında bulundu.
Beyhan’a göre ÖBA’nın içerikleri yetişkin eğitimi ilkeleriyle bağdaşmıyor:
“Hazırlanan içerikler öğretmene değer vermiyor. Katılım değil, zorunluluk esas alınıyor. Oysa eğitim gönüllülükle anlam kazanır.”
“Öğretmeni Suçlayan Değil, Emeğini Korumaya Alan Bir Sistem Gerek”
Eğitim Sen Kırşehir Şube Başkanı Beyhan, dijital altyapının güvenilir hale getirilmeden sürdürülen bu sistemin hem öğretmenin emeğini zedelediğini hem de eğitimin niteliğini düşürdüğünü vurguladı.
“Güvenilir altyapılar kurulmadan, öğretmenin emeği korunmadan eğitimde nitelikten bahsetmek mümkün değildir. Öğretmeni suçlayan değil, emeğini merkeze alan bir anlayış artık ertelenemez.”