Okula uyum haftası 4 Eylül günü okul öncesi ve birinci sınıflar için başlıyor. Çocukların okula başlama ve uyum sürecine nasıl alıştırılması, ailelerin bu konuda neler yapması gerektiğini anlatan DoktorTakvimi uzmanlarından Psikolog ve Aile Danışmanı Şeyma Gizem Bostan, ebeveynleri sabırlı ve şefkatli olmaları gerektiğini unutmamaları konusunda uyarıyor.
Çocuklar için okula başlama dönemi, yeni bir hayatın başladığı, bireyselleştiği bir sürecin ilk adımı olarak büyük önem taşıyor. Bu dönemin, tanıdık olmayan bir ortama girmek, güvenli alanından uzaklaşmak, yeni kişilerle tanışmak ve yeni ilişkiler kurmak anlamına geldiğini belirten DoktorTakvimi uzmanlarından Psikolog ve Aile Danışmanı Şeyma Gizem Bostan, “Hayatına eklenecek yeni rutinler olacaktır. Hem çocuk da hem ebeveynde heyecan, korku, kaygı gibi birkaç duygu bir arada yaşanır. Sağlıklı ayrışma için güvenli bağlanmanın kurulmuş olması gereklidir. Çocuğun bu uyum sürecinde terk edilmişlik hissini yaşamaması lazım. Başarısız okula başlama süreci sadece çocukluk yaşantısında değil, yetişkinlik zamanında dahi yeni başlangıçlar için kaygı durumu anlamına gelir” diyor.
Çocukların okula uyum süresinin çocuğun karakterine, bağlanma durumuna göre değişiklik gösterdiğini dile getiren DoktorTakvimi uzmanlarından Psikolog ve Aile Danışmanı Şeyma Gizem Bostan, burada en önemli noktanın ebeveynlere düştüğünü belirtiyor.
“Süreç birçok kriz anını barındırabilir”
Peki çocuklar okula başlama-uyum sürecine nasıl alıştırılmalı? Neler yapılmalı? DoktorTakvimi uzmanlarından Psikolog ve Aile Danışmanı Şeyma Gizem Bostan, bu konuya şöyle cevap veriyor: “Ebeveynlerin öncelikle kendilerini regüle (öz düzenleme) etmelerini öğrenmeleri gerekiyor. Çünkü bu süreç birçok kriz anını barındırabilir ve bu süreç belki beklenenden uzun sürebilir. Çocuğun krizler yaşamasında evde yaşanan çatışmalar, kardeşin evde kalacak olması, onu geri almayacağınızı düşünmesi, evde hasta birinin olması gibi bazı etkenler de söz konusu olabilir. Ayrıca çocuklara okulla ilgili sadece eğleneceği, oyunlar oynayacağı yer olduğuyla ilgili eksik bilgiler verilmemeli. Okulda kuralların olduğunu, oraya bilgiler öğrenmek için gidildiğini de bilmeleri gerekiyor. Öte yandan, okula başlamadan 15-20 gün önce uyku düzeni gibi okula uyum sağlayacak rutinlere başlanmalı. Aileler kendi okul deneyimlerinden bahsedebilir, bununla ilgili varsa fotoğraflar gösterilebilir ve okula başlamayla ilgili kitaplar okunabilir.”
“Okula başlama çocuktan çocuğa değişen bir süreçtir”
Ayrıca çocukların hangi ebeveynle daha kolay ayrılma yaşıyorsa okula onunla gitmesi ve diğer ebeveynle evin kapısında vedalaşması gerektiğini söyleyen DoktorTakvimi uzmanlarından Psikolog ve Aile Danışmanı Şeyma Gizem Bostan, “Bakım verenin ulaşılabilir ve sevecen olması gerekli. Çocuğun kriz anlarında ikna edilmeye değil, sadece şefkate ve anlaşılmaya ihtiyacı var. Diğer yandan, okul ile ebeveynlerin iş birliği içerisinde olması çok önemli. Büyük gruplar içine girmeden önce çocuğunuzu öğretmenle tanıştırmak uyumu kolaylaştırır. Daha sonra küçük grupla oryantasyon ve daha sonrasında tüm sınıfla tanışma doğru olan yöntemdir. Bu süreçte ise bakım veren çocuktan ayrılmak, bırakmak için aceleci olmamalıdır. Uzun ve sabır gerektiren bir süreç olabilir. Tabi beklenenden daha erken alışma da yaşanabilir. Çocuğunuzla aranızda özel bir vedalaşma veya selamlaşma yaratabilirsiniz, bu daha kolay ayrılmaya yardımcı olur ve durumu daha eğlenceli hale getirir. Okula başlama çocuktan çocuğa değişen bir süreçtir. Ebeveynler bunun önemli bir yeni süreç olduğunu, sabırlı ve şefkatli olmaları gerektiğini unutmamalı” ifadelerini kullanıyor. (HABER MERKEZİ)