Karadeniz Teknik Üniversitesi Farabi Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Esra Türe, 5 yaşından küçük çocukların oral dönemde her şeyi ağızlarına alma dürtülerinin zehirlenme olaylarına zemin hazırladığını belirtti.
Türe, AA muhabirine, çocuk acil servislerine başvurularda önemli nedenlerinden birinin zehirlenme olduğunu söyledi.
Türkiye ve dünyada her yıl binlerce sağlıklı çocuğun zehirlenme sebebiyle sağlığını kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kaldığına işaret eden Türe, çocukluk çağında kaza, ergenlik çağında ise intihar veya keyif alma amacıyla ilaç veya diğer çeşitli maddelere maruz kalma sonucu zehirlenmelerle karşılaştıklarını aktardı.
Türe, her yıl okul öncesi çağdaki çocuklarda kaza sonucu binlerce zehirlenme olayı meydana geldiğine dikkati çekerek "5 yaşından küçük çocukların aktif ve keşif çağında olmaları, oral dönemde her şeyi ağızlarına alma dürtülerinin yanında ev içindeki dikkatsizlik ve tedbirsizlikler bu zehirlenme olaylarına zemin hazırlamaktadır. Zehirlenme olaylarının yüzde 80-85'i ev ortamında meydana gelir." diye konuştu.
Okul öncesi dönemdeki çocukların bu tip kazaları yaşamamaları için ebeveynlerin daha fazla dikkat ve özen göstermesinin önemine vurgu yapan Türe, "Çocukluk çağı zehirlenmelerinin en yaygın sebepleri ilaçlar, temizlik ürünleri, zehirli bitkiler, gaz yağı/tiner, böcek ilaçları, bağımlılık yapıcı maddeler, hayvan ısırma ve sokmalarıdır. Özellikle aşındırıcı, yakıcı, çürütücü özellikteki temizlik ürünleri yemek borusu ve midede ciddi hasarlara neden olduğu için çocuklarda tehlikeli sonuçlar doğurabilir." değerlendirmesini yaptı.
Türe, zehirlenmelerde hastalık tablosunun başlangıçta hiçbir şikayet yokken klinik durumda aniden bozulma şeklinde ilerleyebildiğini belirterek "Tablonun seyrini etkileyen birçok faktör bulunur. Bunlar arasında toksik maddenin türü, miktarı, formülasyonu ve etkinliği, maruz kalma yolu, çocuğun yaşı, çocuğun kilosu, eşlik eden hastalık varlığı, böbrek fonksiyon testlerinin durumu, çoklu zehirlenme olup olmaması ve tedavinin başlama zamanını sayabiliriz." ifadelerini kullandı.
"MANTARA BAĞLI ZEHİRLENMELERİN ÖNEMLİ BİR KISMINI İLKBAHAR VE SONBAHAR AYLARINDA GÖRMEKTEYİZ"
Karadeniz'in, ılıman ve nemli ikliminden dolayı yabani mantar çeşitliliği açısından zengin bir bölge olduğunu belirten Türe, şöyle devam etti:
"Mantara bağlı zehirlenmelerin önemli bir kısmını yağışların daha fazla olduğu ilkbahar ve sonbahar aylarında görmekteyiz. Bölgemizde de sıkça zehirlenmeye sebep olan amanita phalloides (Evcik kıran, köy göçüren) adlı mantar türü, Türkiye'deki ölümcül zehirlenmelerin yüzde 95'inin sebebini oluşturur. Doğal ortamlarda yetişen ve yapısında zehir bulunan mantarların taze tüketilmesi, kurutulmuş veya konserve şeklinde çiğ veya pişirilmiş yenmesi ölümle sonuçlanabilen ciddi zehirlenmelere yol açabilir. Zehirlenme belirtileri mantarda bulunan zehrin niteliğine göre mantarın yenmesini takiben 2 ile 6 saat içinde ortaya çıkabilmektedir."
Türe, ebeveynlere tavsiyelerde bulunarak zehirlenme olayıyla karşılaşıldığında hemen 112'nin aranması veya hastanelerin acil servislerine başvurulması, bilinç kaybı veya uykuya meyil, koroziv madde, uçucu özelliğe sahip kimyasal ve petrol ürünü alımı varsa hastanın kusturulması gerektiğini söyledi.
Çocuk zehirlenmelerin neredeyse tamamının alınacak basit tedbirlerle önlenebileceğine dikkati çeken Türe, ebeveynlerin ilaçları ve toksik maddeleri uygun şekilde kullanması ve depolaması, ilaçlara güvenli kapak sisteminin konulmasının kaza sonucu zehirlenmeleri büyük ölçüde azaltacağını aktardı. (TRABZON, AA)