Ücret artışları hayal kırıklığı yarattı

 

3 Temmuz Çarşamba günü açıklanan ücret artışları tam bir hayal kırıklığı yaratmıştır.

Hayat pahalılığının her geçen gün artış gösterdiği, milletin alım gücünün hep azalma eğiliminde olduğu böyle bir süreçte üç kuruşluk artışlar toplumda,insanların vicdanında kabul görmemiştir maalesef...

Çalışan memura yüzde 19.31'lik zam komik bulunmaktadır. Yine memur emeklisine verilen aynı orandaki zam sanki sadaka olarak verildiği algılanmaktadır.

SSK ve Bağ-kur emeklisi geçim sıkıntısı çekerken, açlık sınırı altında yaşam mücadelesi verirken, hükümetin verdiği yüzde 24'lük artış beklentilere cevap vermekten uzak, adeta soğuk duş etkisi yaratmıştır.

Hatta kök maaşı 7-8 bin lira olan 4 milyona yakın SSK ve Bağ-kur emeklisinin Ocak ayında 10 bin liraya çıkarılan maaşlarına yeni bir düzenleme yapılmaması halinde Temmuz ayında alacakları maaşlarda hiçbir artış olmayacağının bilinmesi de emeklileri ne yazık ki daha büyük bir ekonomik sıkıntıya iteceği malumdur.

Birde asgari ücretlilere Temmuz ayında her hangi bir artışa gidilmemesi, 17 bin lirada kalması ekonomik sıkıntı içinde yaşayan bu kesimi de büyük bir darboğaza sürükleyeceği ortadadır.

Elektriğe gelen yüzde 38’lik zammın tüm ürünlere yansıyacağı ortadayken, hiç de inandırıcı gelmeyen TÜİK’in Temmuz ayı enflasyonuyla birlikte emeklilere verilen az da olsa artışın hemen ardından motorin, benzin, otogaz başta olmak üzere tüm ürünlere zam yapılması kaşıkla verilenin kepçeyle geri alınmaya başladığının bir göstergesidir.

Memleketi yönetenler her bir durumu güllük gülistanlık gösteriyorlar, enflasyonun yıllık yüzde 71 olduğunu söz ediyorlar. Ama durum hiçte öyle değil. Geçen yıl ki fiyatlarla bu yılki fiyatları kıyasladığınızda enflasyonun yüzde 150, hatta 200’lerde olduğunu herkes yaşayarak görüyor. Bu yüksek enflasyon rakamları ile alım gücü iyiden iyiye düşen milletin büyük kesimi açlık sınırı altında yaşam mücadelesi veriyor.

Gelir az, gider çok, yaşam zor.

Mevcut iktidar çözüm bulamıyor, insanlar geçinemiyor, yarına umutsuz bakıyor.

Yani, “Geçim yoksa seçim olmalıdır” diyen CHP Genel Başkanının sözleri tam da yerini buluyor.

Maalesef geçim yok, sıkıntı içinde yaşayan millete verilen ücret artışı da can suyu olamamıştır. Artışlar toplumda tam bir hayal kırıklığı yaratmıştır.

Her gelen yılın geçen yılları arattığını görüyoruz. Bu yılın ve önümüzdeki yılların daha da kötü olacağı, milletimizin açlık ve sefaletle yaşamaya devam edeceğini üzülerek gözlemliyoruz. Umarız yanılırız da hükümet büyük bir darboğazda ve ekonomik sıkıntı içinde kıvranan toplumumuzun büyük bir kesimini rahatlatır.