SADECE SPOR

Neden bu başlığı attım diye soruyorsunuz. Anlatayım.

Bildiğiniz gibi ben hem spor hem de siyaset yazıyordum.

Çoktandır da spor yazmıyordum. Son günlerde siyasette yaşanan büyük seviyesizlik, hâlihazırda çok soğuk olduğum siyasetten beni iyice soğuttu. Bunu fırsat bilip spora dönüş yapalım dedik bu yazıda.

Kırşehirspor'la ilgili çok fazla yorum yapmak istemiyorum, çünkü kulübün başındaki arkadaşlar kendilerine ışık tutacak eleştirilerden bile rahatsız oluyorlar.

Ben kısa bir değerlendirme yapacağım. Biraz yüzeysel olacak, çünkü yurt dışındayım, gelişmeleri uzaktan izliyorum.

Kırşehirspor lige çok geç başladı. Takımın bu kısa sürede lige hazır olabileceğini zannetmiyorum. Ve bu işin içinden gelen biri olarak bunun mümkün olamayacağını biliyorum. Takımın hazır olmasını bekleyip durumu göreceğiz. Bu süreyi ne kadar az kayıpla geçersek, kârdır.

Son günlerde transferde hızlı gelişmeler oldu. Bir sürü futbolcu alındı. İyidir, kötüdür, bilemem. Bunu zaman gösterecek. Beklentimiz iyi olması yönünde. Çünkü biz Kırşehirsporluyuz ve takımımızın hep iyi olmasını isteriz. Bunu anlayamayanlar olabilir. Sorun değil, biz kendimizi biliyoruz. Ve benim oynadığım yıllardaki fedakârlıkları, o günleri yaşayanlar bilir diye düşünüyorum. Neyse, kendimizi bırakalım.

Kırşehirspor sezona iki beraberlikle başladı. Biri iç saha, diğeri deplasman.

Tabii iç saha beraberliği 2 puan kaybı sayılabilir. "Sayılabilir" diyorum, çünkü takımın durumunu bilmiyorum. Duruma göre 1 puan da kâr sayılabilir. Deplasman puanı tabii ki kârdır. Hele maçla ilgili yorumları okuyunca, 1 puanın iyi olduğunu söyleyebiliriz.

Yorumlarda penaltımızın verilmediği, Karaköprü'nün de çok pozisyon bulduğu duyuluyor. 3 topun direkten dönmüş olması, bizim adımıza şans tabii ki. Bu açıdan bakınca 1 puanın kâr olduğunu düşünüyorum. Bu aşamadan sonra yapılacak olan, takıma destek vermektir.

Bundan sonraki maçlarda Kırşehirspor’a başarılar diliyorum.

Bir Konuyu Daha Dile Getirmek İstiyorum

Getirilen hoca kim, bilemiyorum. Hiç duyulmamış bir isim. Umarım iyi çıkar. Asıl söylemek istediğim bu değil. Takımın başında bir de sportif direktör var. Adı lazım değil. Nereli olduğunu da bilmiyorum. Sanırım o da yabancı.

Benim anlamadığım: Neden illa ki yabancı? Hocası, sportif direktörü, futbolcusu... Hepsi dışardan. Allah’tan bir Arda Kurt’la teselli buluyoruz.

Gelelim sportif direktöre. Ne iş yapıyor, nelere el atıyor, işini iyi yapıyor mu, bilemem. Ama memlekette onun yapacağı işi yapacak isimler var. Kendimden söz ettiğim sanılmasın. Bana şu anda altın tepside sunsalar, dönüp bakarsam namerdim.

Bakın size bu iş için bir tek isim vereceğim. Dahası da var da… Sıkı durun, söylüyorum:
H. Ahmet Çelik

Şaka yapmıyorum, gerçekten ciddiyim. Bir deneyin, görün. Gerçi ben önerdiğim için olacaksa da olmaz. Sağlık olsun.

F.B – T.S Maçı

Hafta sonu oynanan çok önemli bir maçtı. Gerçi aklımız basketbol final maçındaydı ama bu da yabana atılacak bir maç değildi.

Maçta hakemlik adına yaşanan çok üzücü olaylar var.

Trabzonspor’un iptal edilen golü var. Hakemlik adına skandal. Bal gibi gol. Bir faul varsa bu, atılan gol pozisyonu ile ilgili değil. Aradan kaç pozisyon geçmiş ve atılan gol çok temiz. Üstelik bildiğim kadarıyla VAR, faul için hakemi çağıramaz. Bu pozisyon doğrudan golle ilgili olsaydı, tabii ki devreye VAR girmeliydi. O faul pozisyonunun gol ile ilgisi yok. Hakemin her göremediği faul için VAR devreye girecekse, hakeme ne gerek var?

Bir de Fenerbahçe’nin verilmeyen golü var. Top direkten yere inip çizginin içine düşüyor. TV’den izlerken biz gördük, maçın hakemi nasıl göremiyor? Hadi net göremedi, VAR ne güne duruyor? Bu kadar net bir golü nasıl veremiyorsunuz? Sanırım akılları Trabzon’un verilmeyen golünde kaldı. Yazıklar olsun.

Gerçek bir federasyon ve MHK varsa, bu hakemlerin lisansını iptal eder. İki takımın golü de heba oldu. Kırmızı kart doğruydu. Burada ben yine maçın hakemini suçluyorum. Sen görmelisin sahada olup bitenleri. Her şeyi VAR’a bırakacaksan senin ne işin var sahada?

Sonuçta hakemlik adına üzücü.

Erkek Basketbol Takımımızı Kutluyorum

Erkek basketbol takımımızı yürekten kutluyorum. Bize bu heyecanı yaşattılar. Şampiyonluk son anlarda gitti. Sağlık olsun. Avrupa ikinciliği küçümsenecek bir sonuç değil. Tekrar yürekten tebrikler.

Sağlıcakla kalın.