Yüz yıllardır Ortadoğu ülkelerinde adeta durmadan kanayan bir çıban gibi gösterilmek istenen kadın sorunu yirmi birinci yüzyılın içinde olduğumuz son yıllarda dahi hala büyük bir sorun olarak masadaki yerini almış bulunmakta ne yazık ki. Sanki bilinçli olarak masanın üzerinde tutulmaya çalışılıyormuşçasına, sanki bu yara birilerinin işine geliyormuşçasına ve sanki bir rant oluşturuyormuş gibi bir türlü çözüme ulaştırılmıyor ve tarih sayfalarında yerini alarak, arşiv odalarının tozlu raflarına Ortadoğu ülkelerinde kaldırılmamakta.
Başta bugün İran ve Afganistan’da İslamiyet sözde böyle emrediyor denilerek, kadına karşı uygulanan sert tedbirler yüzünden saçının görünmesi yüzünden öldürülen 22 yaşındaki kızımız MashaAminiyle beraber başlayan özgürlük mücadelesi ülkede sadece kadınların artık bu baskıcı rejimim durması için yaptığı bir tepki olmaktan çıkmış, ülkenin geneline yayılarak erkekler tarafından da destek görmüştür.
Peki Afganistan’da yıllardır İslamiyet için yapıldığı söylenerek Amerika’nın orada oluşturmak istediği sistemi destekleyen ve önceleri terör örgütü denilerek tanınmayan bugünkü meşru hükümet önce kadınları evlere kapatarak başlattığı kadına yönelik baskıcı rejimini nihayetinde kız çocuklarının eğitimini engelleyecek duruma kadar getirdi ne yazık ki.
Peki neden kadın? Bu ülkelerin yönetimleri neden kadınlar üzerinden siyaset yapmayı tercih ediyorlar. Özelliklede eğitim konusunda bu kadar katı tutum sergiliyorlar?
Hiç merak edip sorguluyor muyuz? Bugün tüm dünyada kadınlar yatırımların ve üretimin her alanında eğitimini almış bir biçimde doğru ve yanlışı gerektiğinde sorgulama kabiliyeti yüksek olan tek varlık bana göre. Erkekler (bende dahil olmak üzere) olaylara tek pencereden bakıp anlık düşünürüz. Fazla detaylandırarak suyun bulanmasını istemeyiz ne yazık ki. Kadınların hem anne, hem eş olmalarının yanında üretken olmaları geri kalmış ülkeleri yönetenler için pek olgunlukla karşılanmaz.
Onlar her daim kadının bir kıvılcımdan ateş yakacaklarından korkarlar. Nitekim;Masha’nın ölümüyle beraber başlayan ayaklanma sayesinde bugün İran yönetimi bazı konularda geri adım atmak zorunda kalmıştır. Başka önemli bir konuysa bu ülkelerde iş sahalarının yetersiz olması ve eğer kadınlar iş alanlarında daha fazla yer alırsa, iş gücünü ve ülkeyi yönetenler için yeni iş sahalarının genişletilerek açılmasını zorunlu kılacaktır. O zamanda bu kendileri için bir handikap oluşturacaktır. Bunuda sorumluluktan kaçan hiçbir yönetici istemez.
Umarım kadın sorunu tüm dünyada çözüme ulaşarak artık sadece üreten bir dünyanın olması için mücadele verilir.