KURBAN BAYRAMI'NI ANLAMAK

İsmail'i kesmeyen kör bıçak olmaya var mısın bu bayram? Ne çok kırıldık değil mi? Ne çok parçalandık? Ne çok çile çektik? Ama yıkılmadık. Öldürmeyen dertler güçlendirdi bizi. İçimizdeki gücü keşfettik. “Bir ben var benden içeri”, dizelerindeki gibi derinliklerdeki cevherleri çıkarmamızı sağladı çileler... Ardı arkası kesilmeyen dertler. Ben küçük adam mıyım ki küçük dertlerim olsun? Küçük insanların küçük dertleri büyük insanların büyük dertleri olur. Okusanıza peygamberlerin hayatlarını... Dertsiz peygamber var mı? El ense yatan peygamber var mı? Hem Allah'ın en sevdiği kullardan biri olacaksın hem de bir dert bitmeden diğeri gelecek başına... “Ben de peygamber torunuyum ne de olsa dertlerim hiç bitmiyor” dediğinizi duyar gibiyim.

Nereden geldim bu “dert, çile” konusuna? Ben aslında Kurban'ı yazacaktım. Bayramlaşmaktan, şeker tutmaktan, tatlı yeyip tatlı konuşmaktan bahsedecektim. Bayramların hayatımıza tat kattığından bahsedecektim. Bayramların sadece tatil günleri olarak algılanmaması gerektiğini, kaynaşma, barışma günleri olduğundan bahsedecektim.

Son zamanlarda o kadar kabuğumuza çekildik ki... Hayatın koşturmacasına öyle kendimizi kaptırdık ki... Para hırsı, geçim derdi... Sanki Azrail ensemizde. Hoş, bu hızlı hayat temposunun içinde Azrail'de aklımıza gelmiyor ya...

DUR! Dur bir nefes al! Bugünü düşün! Kurban Bayramı'nı anlamını çözmeye çalış!

Büyük hırsların insanları nasıl mahvettiğini göremedik. Şimdiye kadar hep kendi nefsimize çalıştık, oysa asıl mutluluğun paylaşmaktan geçtiğini algılayamadık. Fitre, zekat, sadaka, kurban... Bunlar paylaşmak değil de nedir?

Mutluluğu ararız hep... Mutlu olmanın yollarını bulmaya çalışırız. Bu mutluluk nerede acaba? Mutluluk dağıtmaktaymış oysa. Sevgi dağıtmak da... Gülücük dağıtmak da... Sahip olduğumuz malı dağıtmak da... Paylaşıldıkça çoğalırmış sevgiler. Paylaşıldıkça çoğalırmış mal, mülk.

İsmail'i kesmeyen bıçak olmaya var mısın bu bayram? Kör bıçak olmaya var mısın? Bağışlamaya, affetmeye, kucaklamaya var mısınız? Kurban Bayramı. Bugün affetme günü.

Paylaşmaya var mısınız? Fakir, fukara insanların hayatlarına küçük dokunuşlar yapmaya var mısınız? Varlığın sahibine ulaşabilmek için dağıtmaya var mısınız? Kurban Bayramı... Bugün varı dağıtma günü.

Sevmeye, sevilmeye var mısınız?  Kurban Bayramı... Gelmeyene gitme, öpme, sevme, kucaklaşma günü.

Kurban Bayramı'nızı kutluyorum.

Ya toprak ol

Ya da su

Sakın ateş olma