Kırşehir sokaklarında uzun senelerdir ayakkabı boyacılığı yapan Hamdi Çavuş, Ercan Özbek ve İsmet Koyuncu ile röportaj gerçekleştirdik.
Ayakkabı boyacıları, 2020 senesinden önce Kırşehir’in caddelerinde ya da sokaklarında ayakkabı boyama sandıkları ile bir duvar kenarında ya da bir ağaç dibinde oturuyordu. Ancak 2020 senesinde yapılan Lostra Salonları ile birlikte kapalı alana geçtiler. Lostra Salonları ile yağmurdan, kardan, güneşten korunmaları kolaylaştı.
Ancak yaklaşan kış ayında yaşanacak soğuk hava şartlarında ayakkabı boyacılarının nasıl önlem aldığı merak konusu oldu. Lostra salonunda bulunan küçük tüp sobası ile ısındıklarına şahit olduğumuz ayakkabı boyacıları Hamdi Çavuş, Ercan Özbek ve İsmet Koyuncu’nun sorunlarını dinledik.
Yaz aylarında işlerin durgun olduğunu ancak kış aylarında daha hareketli olduğunu ifade eden ayakkabı boyacısı Hamdi Çavuş, “Belediye Başkanımızdan memnunuz. Sadece sorunumuz yaz dönemlerinde biraz sıcak oluyor. Kış dönemlerinde de soğuk oluyor. Biz kendimize göre değil de müşterilerden yana yani şey yapıyoruz. Biz kendimiz soğuk da olsa oturuyoruz, sıcakta soğuk oturuyoruz. Ama müşterilerimizin çoğu işte güzel yapılmış diyor. Biz de diyoruz güzel oldu” diye konuştu. Müşterilerin yazın çok sıcak kışında soğuk diye şikâyet ettiğini belirten Çavuş, “Yalnız işte müşterilerimiz şikâyet ediyor. Kışın soğuk diyorlar. İşte yazın geliyor. Ya bu ne kadar sıcak diye. Yani yoksa başka türlü bir şeyimiz yok.” ifadelerine yer verdi.
Sandık götürüp getirmekten kurtuldukları için Belediye Başkanı’na minnettar olduklarını vurgulayan Çavuş, “Ama bizce bir sorun yok. Biz kış da olsa, yaz da olsa oturuyoruz. Gene de belediye başkanımıza diyorum. Yağmurdan yaştan, sandık götürüp getirmeden bizi kurtardığı için ben ona minnettarım” dedi. Isınma ihtiyaçlarını nasıl giderdiklerini sorduğumuz Çavuş, “Termal su olmuyor buraya. Elektrik çekelim dedik. Biz şimdi elektrikte çekemiyoruz. İşte termal suyundan da istifade edemiyoruz. Bizim günümüz böyle geçecek. Hepsi bu.” diye cevapladı.
Aslında elektrik çeksinler diye de bir dertleri olmadığını söyleyen Çavuş, “Elektrik çeksinler veya böyle bir derdim de yok Allah'a çok şükür. Oturuyoruz, kalın giyiniyoruz. İşte müşteriler yönünden biraz şikayet oluyor. İşte yazın giriyor yok bu ne sıcak kışın geliyor o biraz soğuk yani. Bizden yana bir şikayetimiz yok.” ifadeleriyle konuşmasına son verdi.
"YAZIN SICAK, KIŞIN SOĞUK OLUYOR"
2002 yılından beri bu mesleği yaptığını belirten Ayakkabı Boyacısı Ercan Özbek, “Yazın çok sıcak oluyor, kışın çok soğuk oluyor. Onun için buranın bir an önce müşterilere karşı buraya bir ısıtma sisteminin olmasını istiyoruz.” dedi. Nasıl bir ısıtma sistemi olsa hallolacağını sorduğumuz Özbek, “Bizim için önemli olan şuraya bir mesela petek koyabilirlermiş. Örnek veriyorum bilmiyorum artık sayın belediye başkanımız ne der bilmiyorum buraya mesela normalde şuraya konmuş olsaydı en azından gelen müşterilerimiz için daha iyi olurdu.” ifadelerini kullandı. Özbek, küçük tüp sobasının ısınma için yeterli olmadığını sadece kendilerini ısıttığını belirtti.
Ayrıca belediyeden büyük tüp için başlık getirildiğini ifade eden Çavuş, “Büyük tüp 900 TL olduğu için bu tüpü biz alamıyoruz. Alsak normalde ısıtıyor burayı. İyi ısıtıyor yani. Bunların faydası olmuyor ama onun oluyor.” dedi.
Ayakkabıyı 25 TL’ye boyadıklarını söyleyen Çavuş, “Ben akşama kadar çalışsam çalışsam 100 150 lira para alıyorum. Ama kışın alıyorum 200 300 TL alıyorum. Mesela Ankara, İstanbul, İzmir gibi gelen insanlar boyatıyor.” ifadelerine yer verdi. Küçük tüpü ise 160-170 TL’ye aldıklarını ifade eden Özbek, “Küçük tüp dokunmuyor 170 TL bir ay falan işte böyle idare ediyor. 10-15 gün gidiyor.” şeklinde konuştu.
2000 yılından beri ayakkabı boyacılığı yaptığını ve eskiden dalın altında ayakkabı boyadığını belirten ayakkabı boyacısı İsmet Koyuncu ise “Sorunumuz ısınma. Yakıyoruz ancak kendimiz ısınıyoruz. Kapı açılınca ısı tamamen gidiyor. Jeotermal buradan geçiyor buraya petek yapsalar en azından biz ısınırız müşteri de rahat eder. Biz de ama şu anda beş on dakika yakıyoruz geri zehirliyor. Adamı zehirliyor. Küçük tüpü 10-15 dakika yakıp geri kapattıklarına söyleyen Özbek, müşteriler için özellikle açtıklarını ifade etti.
Kamera: Gurbet Erul - Haber: Ayşe Hilal Deliorman