''Mustafa Kemal'in askerleriyiz'' diye slogan atmaları ve kılıç çatmalarından dolayı soruşturmasına ilişkin Kırşehir Barosu açıklama yaptı.
30 Ağustos'ta Kara Harp Okulu'ndaki resmi mezuniyet törenin ardından ''Mustafa Kemal'in askerleriyiz'' diye slogan atmaları ve kılıç çatmalarından dolayı soruşturma başlatılmıştı. Bu soruşturma kapsamında ise Teğmen İzzet Talip Akarsu ve Teğmen Ebru Eroğlu'nun Türk Silahlı Kuvvetleri'nden (TSK) ihraç talebiyle Yüksek Disiplin Kurulu'na sevkine yönelik tebligat yapılmıştı. Teğmen Akarsu ve Eroğlu savunmalarını yaptıktan sonra Kara Kuvvetleri Komutanlığı Yüksek Disiplin Kurulu kararını verecek. Kırşehir Barosu Başkanlığı “Atatürk’e ve Cumhuriyet değerlerine bağlılık soruşturma konusu edilemez” ifadeleriyle mesaj yayınladı.
Kırşehir Baro Başkanlığı yayınlanmış olduğu açıklamada:
“Kara Harp Okulu’ndan başarı ile mezun olan teğmenler hakkında yemin töreni sonrası Atatürk’e ve Cumhuriyet değerlerine sahip çıkan bir mezuniyet ritüeli nedeniyle Disiplin Kanunu’nun 20/1-c maddesi gereğince Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) itibarına zarar verme gerekçesiyle ‘silahlı kuvvetlerden ayırma cezası’ istemli disiplin süreci başlatıldığı haberleri basına yansımıştır. İnanmakta zorlandığımız bu haberlere ilişkin olarak TSK’dan bir açıklama gelmemiş olması ise üzüntümüzü ve kaygımızı artırmıştır.
TSK mensupları için Mustafa Kemal Atatürk’e ve Cumhuriyet değerlerine sahip çıkmak Anayasa’dan ve kanunlardan kaynaklı görev ve sorumlulukları gereğidir. Zira Anayasamızın özü, lafzı ve ruhuyla Cumhuriyetin kurucu değerlerine, Atatürk ilke ve devrimlerine dayanmaktadır. Ayrıca gerek askerlik yemini gerekse TSK İç Hizmet Yönetmeliği demokratik, laik, hukuk devleti ilkeleri üzerinde yükselen Cumhuriyeti korumak ve ona bağlılık unsurlarını içermektedir.
Kaldı ki, emperyalist işgale karşı direnişi, düzenli ordu çatısı altında birleştirerek modern Türk ordusunun temellerini atan, modernizasyon sürecini büyük bir hızla devam ettirerek TSK’ya son halini veren Mareşal Mustafa Kemal Atatürk’ü anmayı, onun ilke ve inkılaplarına sahip çıkmayı ‘TSK’nın itibarına zarar verecek nitelikte tutum ve davranış’ olarak kabul etmek akılla ve vicdanla bağdaşmayacağı gibi hepimizi derinden yaralayacak bir değerlendirme olur.
Asıl kaygımız ise yaşanan bu sürecin orduya duyulan güveni derinden sarsacak nitelikte olmasıdır. Bu bakımdan da beklentimiz sürecin anılan kaygıları ortadan kaldıracak şekilde hukuka uygun şekilde yürütülmesidir. Türkiye Barolar Birliği olarak gelişmeleri yakından takip edeceğimizi, Cumhuriyetin kurucu değerleri ile Atatürk ilke ve devrimlerini yılmadan savunmaya devam edeceğimizi bir sefer daha kamuoyu ile paylaşırız.” ifadelerine yer verdi.