Kırşehir Ahi Evran Üniversitesinin en önemli sağlık projelerinden biri olan Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp (GETAT) Projesi bölgede bu alandaki boşluğu dolduran bir proje olarak göze çarpıyor. Sağlık Bakanlığı politikaları gereğince GETAT Daire Başkanlığı izni ile kurulan ve yaygınlaşması istenen bölgesel GETAT projemizin amaçları arasında akupunktur, ozon terapisi, proloterapi, kupa-hacamat uygulaması, sülük uygulamaları ve fitoterapi bulunuyor. Ayrıca proje sayesinde merdiven altı uygunsuz hijyen koşulları ve yetkisiz kişilerin bu alanı işgal etmesi de önlenmek isteniyor.
Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp (GETAT) uygulamaları binlerce yıllık geçmişi olan fiziksel ve ruhsal hastalıklardan korunma, bunlara tanı koyma, iyileştirme veya tedavi etmenin yanında sağlığın iyi sürdürülmesinde de kullanılan bilgi, beceri ve uygulamaların bütünü olarak biliniyor. GETAT Projesi hakkında bilgiler veren Rektör Karakaya, üniversitemizin YÖK tarafından yürütülen bölgesel kalkınma ve ihtisaslaşma projesi çerçevesinde jeotermal ve tarım alanlarında pilot üniversite olduğu günden beri önemli çalışmalar yaptığını GETAT projesinin de bu çalışmaların önemli ürünlerinden biri olduğunu dile getirdi. Karakaya, “Bu proje çerçevesinde GETAT Uygulama ve Araştırma Merkezi (AHİGETAM) açıldı ve 150 yataklı Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanemizde kupa, ozon, akupunktur, hirudoterapi, fitoterapi ve yakın zamanda da Cerrahpaşa Tıp Fakültesinden sonra tıp fakülteleri arasında ikinci büyüklükte olan Ahi Sülük Üretim ve Araştırma Merkezi (AHİSÜAM) gibi GETAT üniteleri açılarak sağlık hizmeti veriliyor’’ ifadelerini kullandı.
Anadolu tarihin en eski dönemlerinden beri birçok medeniyete ev sahipliği yaptı. Kadim geçmişimizden bize miras kalan ve dünyada kabul gören Anadolu Tıbbı da bu kadim geleneğin ürünlerinden biri olarak uygulama alanlarının genişletilmesini bekliyor. Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi talip olduğu geleneksel tamamlayıcı tıp alanlarıyla bölgesine öncü vatandaşına yardımcı olmak istiyor. Prof. Dr. Vatan Karakaya binlerce yıllık kültür ve devlet geleneğine sahip medeniyetimizin; hastaların şifası ve koruyucu hekimlik için kurduğu güçlü müesseseleri ile kendine has bir tıp anlayışını ortaya koyduğunu ve insanlığın hizmetine sunduğunu belirterek “Bu gün üniversiteler olarak bizim yapmamız gereken bu kadim bilgiyi bilimsel bilgi ile buluşturarak yeniden insanlığın hizmetine sunmaktır.” dedi.
Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi; kanıta dayalı, etkin ve güvenilir geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamalarını geliştirmek ve bilimsel araştırmaları teşvik ederek, güncel tıp ile bütünleştirmek amacıyla hedeflerine ilerliyor. (HABER MERKEZİ)