Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığında saklanan belgelerde Rumların, 1963-1974 yıllarındaki 11 yıllık süreçte Kıbrıslı Türklere uyguladıkları baskı, zulüm ve ambargonun yanı sıra barış harekatına giden sürecin detayları yer alıyor.
Kıbrıs'ta Türklerin Rumlar tarafından uğradığı baskı ve zulmün önüne geçmek, Ada'da barış ve huzuru tesis etmek için Türk Silahlı Kuvvetlerince 20 Temmuz 1974'te gerçekleştirilen Kıbrıs Barış Harekatı'nın başlatılması ve yapılacaklara ilişkin kararnameler, Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığında muhafaza ediliyor. Kararnamelerde genel alarm sisteminin devreye alınması ve genel seferberlik ilan edilmesi gibi detaylar dikkati çekiyor.
AA muhabirinin, Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıl dönümü dolayısıyla Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığından aldığı bilgilere göre, arşivlerde saklanan belgelerde Rumların, 1963-1974 yıllarındaki 11 yıllık süreçte Kıbrıslı Türklere uyguladıkları baskı, zulüm ve ambargonun yanı sıra barış harekatına giden sürecin detayları yer alıyor.
Rumların, Kıbrıs Türklerine uyguladığı mezalime ilişkin detaylar, 11 Ağustos 1964'te dönemin başbakanına iletilen bir raporda ayrıntılarıyla aktarılıyor.
Raporda, adada yaşananlara ilişkin, "Rumların Türk köylerine ateş açtığı, Poli ve Baf köyünde yiyecek kalmadığı, erzak götüren tır şoförünün şehit edilerek engellendiği, Lefkoşa'nın Baf kapısında Rumların susturucu takılı silahlarla Türk mevzilerine ateş ettiği" gibi bilgiler öne çıkıyor.
Raporda ayrıca Türklere ait iş yerlerinin Rumlarca yakılması, Kızılayın Türk köylerine gönderdiği yiyecek maddelerinin kullanılamaz hale getirilip geri çevrilmesi gibi adadaki kaosu anlatan diğer detaylar da yer alıyor.
Türkiye, Kıbrıs'ta dozu gittikçe artan insanlık dışı katliamlar karşısında 20 Temmuz 1974'te garantör devlet olarak müdahale hakkını kullandı ve Türk Silahlı Kuvvetleri, Kıbrıs Barış Harekatı'na, karadan, denizden ve havadan başladı.
Harekattan bir gün önce, 19 Temmuz 1974'te yayımlanan Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk ve Bakanlar Kurulu üyelerinin imzaladığı kararnamede, şu ifadelere yer verildi:
"Kıbrıs'ta son gelişmeler nedeniyle, Büyük Millet Meclisinin 17.11.1967 tarihli ve 148 sayılı kararında verilen müsaade ile Garanti Antlaşması'nın 3'üncü maddesi ve Birleşmiş Milletler Yasası'nın 51'inci maddesi gereğince meşru savunma hakkını kullanmak üzere Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından Kıbrıs'a karşı fiili müdahalede bulunulmasına ve Yunanistan'ın bir tecavüzü halinde bu devlete karşı da harekata geçilmesine emir verme, konusunda Başbakanın yetkili kılınması Bakanlar Kurulunca 19 Temmuz 1974 günü kararlaştırılmıştır."
Tüm alarmlar devreye alındı, seferberlik ilan edildi
Aynı gün yayımlanan bir başka kararnamede ise Kıbrıs'ta gelişen olayların zorladığı durum nedeniyle Türk Silahlı Kuvvetlerinin savaş hazırlığına daha ileri imkanlar sağlanması amacıyla 19 Temmuz 1974 günü saat 00.01'den itibaren resmi alarm sistemine ait basit, takviyeli ve genel alarmların bütün tedbirleriyle Genelkurmay Başkanlığınca uygun görülecek zamanlarda yürürlüğe konulması kararlaştırıldı.
Harekatın başladığı 20 Temmuz 1974'te yayımlanan kararname ile Kıbrıs'ta gelişen olaylar sonucu savaşı gerektiren bir durumun baş göstermesi nedeniyle harekatın devamında doğması muhtemel ihtiyaçları karşılamak amacıyla "genel seferberlik ilanı"na, harekatın başlangıcında personel ihtiyacının Milli Alarm Sistemi Talimatı gereğince, Genelkurmay Başkanlığının emirleriyle uygulanacak özel çağrı planlarına göre sağlanmasına, Milli Müdafaa Mükellefiyeti Kanunun lüzum görülecek maddelerinin Genelkurmay Başkanlığınca verilecek emirlerle yürürlüğe konulmasına karar verildi.