1985-86 sezonu unutulmazlara sahne oldu. Sezona Fehmi Kuş Hocamız ile başladık. Zaten çok kaliteli olan takımımıza yeni transferler de yapıldı.
Abdurrahman Cem bir önceki sezon futbolu bırakmıştı, erken bıraktı nedense, böylesi bir oyuncudan mahrum olmak istemezdi hiçbir camia, o sezon Kaptan da veda etti, Kırşehirspor’un emektarı, kaptanı Muzaffer Atabay’da ayrıldı. O da erken ayrıldı oysa daha uzun yıllar oynayacak kapasitesi ve tecrübesi vardı.
Ragıp Kahveci, Nihat, Raci, Dursun da ayrıldılar. Denizlispor’dan Rahmetli Kadir Taycı, Eskişehirspor’dan rahmetli Metin Parlaroğlu, Zonguldakspor’dan rahmetli Birol (Kaleci) ve Gaziantepspor’dan Kaleci Mehmet transfer edildi. Bunlar birinci ligden (bu günkü süper ligden) alınan oyunculardı. Yine Kayseri’den Mehmet Koç, Ergün Yücel gibi genç isimler de kadroya katıldılar. Biz de oradaydık, altyapının gülleri. Oda arkadaşım, kader arkadaşım Ali Uçar ve ben. Karıncalıspor’dan Şahin Tiryaki ve İbrahim Adçeken de kamp kadrosunda yer aldılar.
Hirfanlı Barajı’nda kampa girdik. 1960’lı yıllarda İngilizler tarafından yapılmış Hirfanlı Barajı. Bahçeli bakımlı şık lojmanları ve bize tahsis edilen sosyal tesisleri ile çok iyi durumdaydı. Antrenman için de uygun parkurlar ve bir de toprak saha vardı. İlk gün odalar belirlendi, malzemeler dağıtıldı. Bornozundan terliğine, antrenman malzemelerinden kamp malzemelerine kadar her şey çok kaliteli ve güzeldi. Her şey tam ve şartlar iyi olunca sorun yaşanmadı, çok verimli bir kamp dönemi geçirdik.
Maçlar başladığında Hacettepe, Sitespor ve Niğde bizi zorlayan ekipler oldu. İlk yarıda Hacettepeye mağlup olmuş, Sitespor, Ankara Demir ve Niğde ile berabere kalmıştık. Ligin ilk maçında Niğde ile sahamızda berabere kaldık. İkinci maç deplasmanda Nevşehir maçıydı. Nevşehir’i deplasmanda 2-0 yendik.
Dönüş yolunda binlerce taraftar Hacıbektaş’ta karşıladı bizi, otobüsün önü insan seliydi. Hepimizi otobüsten indirip omuzlara aldılar. Unutulmaz bir gündü benim için. İki puanlı sistem uygulanıyordu. İlk yarı sonunda Sitespor, Hacettepe ve Niğde ile üst sıraları paylaştık. İlk yarıyı Sitespor lider tamamladı. Devre arası kampın Antalya’da yaptık. O dönemlerde bu günkü gibi oteller ve tesisler yoktu onun için önemli takımlar Antalya’ya gidebiliyordu. Pil Fabrikası sosyal tesisleri bize tahsis edilmişti. Ilık Antalya kışında çok verimli bir kamp dönemi daha geçirdik. Lige Niğde Yenilgisi ile başladık. Tüm lig boyunca 3 beraberliğimiz ve iki yenilgimiz vardı ve biz ikinci yenilgimizi Niğde’den aldık. Maç sonrası Hocamız Fehmi Kuş istifa etti.
Suphi Varel hocamız oldu. Sitespor’un başındaydı istifa etti ve Kırşehirspor’a geldi. Burada da müthiş bir idarecilik başarısı gösterildi. Rakibin, liderin hocası takımın başına getirildi. Mustafa Altınordu ve Hamza Yağmur’u bu vesile ile de anmak ve kutlamak gerekir.
Suphi Hoca ile çıktığımız 12 maçın tamamını kazandık. Sitespor’u sahamızda yendik Bir hafta sonra ligin zayıf ekibi Polatlı da Sitespor’u yendi ve liderliğe yükseldik.
Ligin son iki haftasına girmiştik ve liderdik. Önümüzdeki iki maçı kazanmamız halinde şampiyon olacaktık. Deplasmanda Çubuk ve sahamızda son maçımız Polatlı ile olacaktı. Onbeş gün bizi şehirden uzaklaştırdı idarecilerimiz. Malya Devlet Üretme Çiftliği’nde kampa girdik. Hafta sonu Sayın Valimiz Fikret Güven’in de aralarında olduğu protokol bizi Çubuk maçı için Ankara’ya uğurladı.
Tribünler mahşer yeri gibi Ankara’dan, Kırşehir’den gelen taraftarlar her yeri doldurmuş. Yollarda takıma sevgi seli oluşmuş adeta. Bu maçta ikinci yarının başında Mehmet Bulut’un yerine oyuna girdim. 2-1 kazandık maçı olağanüstü duygular içindeydik hepimiz. Sahamızda Polatlı’yı yenersek şampiyon olacaktık. Polatlı’yı da yendik. Bu açta da ikinci yarının başında Mehmet Bulut’un yerine oyuna girdim. Şampiyon olmuştuk. Formalarımızı tribünlere attık, boynumuza çelenkler asıldı ve şampiyonluk turu attık.
Anlatılmaz duygular yaşadık vesselam. Devam edeceğiz.