BİR ÖĞÜT İKİ KISSA

Aslında bu yazımda; Kırşehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ndeki karmaşayı, rezaleti, liyakatsizliğin zirve yaptığını ve Özel hastanedeki kendi paranla nasıl perişan olunduğunu yazacaktım.

Konu ile ilgili araştırma ve görüşmeler neticesinde gerekli yerlere şikâyetlerin yapıldığını söyledikleri için şimdilik vazgeçtim. Bekleyelim ve görelim.

Haliyle bu yazıma Tapduk Emre'nin güzel bir öğüdü ve iki kıssa ile devam ediyorum.

— Unutma bunu, belle Yunus: Bu yola akılla çıkılır, sonra akıldan çıkılır. Gönülle devam edilir...

Tapduk Emre

***

KENDİN OLMAK

 Horoz her sabah adeti üzere ötüyormuş.

Bundan rahatsız olan sahibi bir gün horoza demiş ki: “Her gün ötmenden rahatsız oluyorum, bir daha ötersen keserim seni."

Horoz üzülmüş fakat, canından olmamak için ötmeyi bırakmış ve şöyle düşünmüş:

"Bir ben ötmesem ne olacak, bir sürü horoz kardeşim var."

Bir süre sonra sahibi yine gelmiş ve demiş ki:

“Eğer tavuk gibi gıdaklamazsan seni keserim."

Üzülmüş hem de çok, fakat başka çaresi olmadığını düşündüğü için gıdaklamaya başlamış. Yani canını kurtarmış!

Aradan biraz zaman daha geçmiş ve bu kez sahibi demiş ki; "Hiç bir işe yaramıyorsun, eğer tavuk gibi yumurtlamazsan seni keserim."

Horoz hüngür hüngür ağlamaya başlamış ve demiş ki:

“KEŞKE ÖTERKEN ÖLSEYDİM!.."

***

İPSİZ DEVE

Güneş batmak üzereydi ve kervan geceyi çölde geçirmek için hazırlandı. Develerin başındaki çocuk rehbere yaklaşıp, "Efendim bir sorunumuz var" dedi.

Toplam 20 deve var ama benim sadece 19 tane ipim var.

Rehber, genç adamı rahatlatmak istedi: Merak etmeyin, develer pek akıllı değildir. Serbest olana yaklaşın ve onu bağlıyormuş gibi yapın. Sanki boynuna ve bacaklarına gerçekten bir ip geçirmişsiniz gibi ve orada sabit kalacağını göreceksiniz.

Çocuk, onun tavsiyesine uydu ve ertesi sabah kervan tekrar yola çıktığında, develerin hepsi tek sıra halinde ilerlemeye başladı, biri hariç.

Çocuk: Efendim, bu sabah yürümek istemeyen hayvanlardan biri var.

Rehber sordu: İpsiz kalan mı? Devam et ve çözüyormuş gibi yap, yoksa hala bağlı olduğunu düşünecek. Rehber, bu yüzden yürümek istemediğini açıkladı. Hemen ardından deve, çözüldüğüne inanarak yürümeye başladı...

Aynı şey birçok insanın başına gelir, onlar ipsiz bağlanmış develerdir, çünkü sınırları gerçekler değil, kendi zihinlerimiz ve inançlarımız belirler.