Sene sonu yaklaşırken asgari ücrete gelecek zam da konuşulmaya başlandı. Kulis bilgilerine göre 25 bin bandında seyredeceği düşünülen asgari ücret ile ilgili Kırşehirli vatandaşlarla sokak röportajı gerçekleştirdik.
Kırşehirli vatandaşlar şuan 17 bin 2 TL olan asgari ücretin pahalılık sebebi ile yeterli olmadığını her şeye her gün zam geldiği için asgari ücretin düşünülenden daha fazla artması gerektiğini söylediler. Yeni asgari ücretinde vatandaşlar 30-35 bin TL bandında olsa asgari ücret alan kişilerin biraz nefes alabileceklerini söylediler.
“30 BİN LİRA OLMASINI İSTİYORUM”
Kırşehirli bir vatandaş kulis bilgisi olarak verilen rakamlarla ilgili: ‘’ 25 bin lira da bugün ekonomik şartlarda vatandaşı kurtaracak bir düzeyde değil. Çok az daha yüksek bir oranda olmasını talep ediyoruz. Vatandaşın bu durumda sıkıntılar altında bu miktarda 25 bin lirayla geçilmesi mümkün değil. En az 30 bin lira bandında olması gerektiğini düşünüyorum. Hatta 30 bin TL de yeterli değil ama asgari olarak düşünüyoruz. Yani asgari ücret en az 30 bin lira olursa belki biraz nefes aldırır bunun yanında da enflasyon oranının çok düşük olması lazım. Enflasyon oranı üzerinde bir artış vatandaşı biraz daha rahatlatacak. Ben öyle düşünüyorum. Yıl sonu enflasyon tahmini verilerine göre kırk otuz beş, kırk bandında olduğu söyleniyor. Bu şekilde bu oranın üzerinde en azından yüzde elli, yüzde altmış oranında artış asgari ücretleri belki bir nefes aldırabilir. ‘’ dedi.
Kırşehirli Tayyar Doğan ise : ‘’Bir çocuğu olan adam, bir ev kirası. 12, 13 bin liradan başlıyor yani. Asgari ücret 25 lira olsa ev kirası verirse nasıl geçinecek? Bu evlenemez yani. Evli olan adam geçinemez. Benim çocuğum da var asgari ücretle çalışıyor. O geçinemez. Güncel asgari ücret çok düşük. Çok düşük yani. Bence düşük on yedi bin liraya ne ediyor ki? Bir yemek iki kişi bir yemek oturuyorum bin lira gidiyor yani. Ne diyeyim kardeşim? Bir vatandaş için en az 30 bin lira olması lazım. Asgari ücretin en az yani. Peki bu yeterli olur mu hükümetin durumuna göre yeterli yani düşük mesela çiftçiden geçen sene 8 bin liraya buğday sattık. Bu sene de 8 bin liraya sattık. Geçen sene mazot 28 liraydı. Bu sene 48 lira. Yani çiftçiden kısıyor. ‘’ ifadelerini kullandı.
Basri Avşaroğlu ise asgari ücretle ilgili bakış açısını şu şekilde açıkladı: ‘’ Vallahi şimdi asgari ücretin 25, 15, 18, 32 olması önemli değil. Paranın alım gücünün olması önemli. Kiralarım 17 bin lira, 15 bin lira, 18 bin lira olduğu yerde 25 bin lira asgari ücret olsa ne olur? Evde, iki çocuklu, çocuklar okula giden bir aile düşünelim. Çocuğun masrafı ne kadar? Bunu hesap ederek asgari ücreti verirler. Asgari ücretin dışında emeklilerin de kötü. Ben kendim emekliyim, 25 yıl bir devlete hizmet ettim. Aldığım maaş 18 bin lira. Ben de asgari ücret durumundaydım. Piyasadaki artış ne olacak? Kağıt üzerinde olmuyor bunlar. Çarşı pazara ineceksin gücünüz varsa ülkeyi bu hale getirdiniz. Yüzünüz varsa ineceksiniz vekiliniz, il başkanımız tutar için söylüyorum bunu. Cumhur İttifakı için söylüyorum. Evet çarşı pazara soracaksın. Vatandaş size cevabını verir Çarşıya inebiliyorlar. Sokağa çıkamıyorlar. Memleket Türk tarihinde bugün ne kadar böyle çile görmedik biz. Yoksulluk yaşamadık ya. Torunlarımıza para veremiyoruz, harçlık veremiyoruz ya. Eskiden on lira versek çocuk seviniyordu. Şimdi yüz lira vereceksin. Emekli nereden alsın yüz lirayı da versin. Benim 13 tane torunum var. 100 lira versem Bin 300 lira eder. Nereden alayım ben o kadar parayı? Birine verirsen birine vermesem olur mu? Yok. Ben değil herkes böyle. Çarşı pazar tümü böyle. Onun için bizi yönetenlerden ricamız çarşıya gitsinler. Sokağa insinler ya. Bizim paramızın alım gücü olsun.’’
Emekli Metin Eroğlu da konuyla düşüncelerini şu şekilde anlattı: ‘’ Eskiden yani 2002 yıllarında falan enflasyon sıfırdı. Ama yoksulluk vardı, yok değildi. Ben 2002 yılında on iki tane çeyrek alıyordum maaşımla yani. Şimdi iki üç tane çeyrek anca alıyorum. Yani enflasyonu durduracağız. Neyi durduruyorsunuz? Kontrol yok bir şey yok. Gidişat çok kötü yani ama bu partinin iki dönem çalışması güzeldi ama şu an için yani sıfır sıfır yani devlet, bakanlar, belediye iş birliği yaparaktan kontrolü ele alsınlar yani. Herkes istediği gibi. Satıyor, alıyor. Hiç kimse müdahale etmiyor. ‘’