Bugün Cumhuriyetimizin kuruluşunun 98’inci yılı. Yurdumuzun dört bir köşesinde kutlamalar var. Cumhuriyetimizin kuruluşu her kesimden insanımızın katılımı ile bayram havasında kutlanılmakta ama asıl kutlama milletin kalbindedir. 98 yıl önce olduğu gibi bugün de milletin yüreğinde hâlâ aynı heyecan, coşku ve sevinç vardır.
Anadolu’nun her bir köşesinde olduğu gibi, Kırşehir de de bugün cadde ve sokaklar yüreği Cumhuriyet sevgisi ile beslenmiş bir milletle dolu. 29 Ekim 1923 yılı her yıl yeniden yaşanıyor, sokaklarda ellerine bayrağını alan genç, yaşlı, kadın, erkek tüm halk Cumhuriyet kutlamalarına yürekten katılıyor.
Coşku, sevinç ve heyecan 98 yıldır dinmiyor, her yıl büyüyerek yeniden yaşanıyor. Öyle anlaşılıyor ki bu millet 29 Ekim 1923 Cumhuriyet ruhunu sevecen ve pak yüreklerde ilelebet yaşatacaktır. Türk halkı Cumhuriyeti koruma ve kollamanın ulusal ve evrensel bir yükümlülük olduğunu anlıyor ve biliyor.
Bugün yanı başımızda, Ortadoğu coğrafyasına baktığımız zaman emperyalist ülkelerin kendi çıkarları adına varlık gösterdiğini, kan ve gözyaşının hüküm sürdüğünü ve insanlık onurunun çiğnendiğini görmekteyiz. İşte onun için saldırıların hedefi olan Anadolu’yu milletçe müdafaa etmeyi ulusal ve insanlık adına yapılması gereken bir görev olarak düşünmek daha doğru ve onurlu bir yaklaşım olur. Zira Cumhuriyet bağımsızlıktır, çoğulcu katılımcı demokrasidir, aydınlanmadır, geleceğimizin güvencesidir.
Anadolu topraklarının düşman işgalinden kurtarılması ve vatanın sınırlarının belirlenmesinden sonra, Mustafa Kemal Atatürk daha önce tasarladığı Cumhuriyetin ilanı için gerekli hazırlıklarını yaptıktan sonra 28 Ekim 1923 günü akşamı yakın arkadaşlarını Çankaya’da yemeğe çağırarak, “Yarın Cumhuriyeti ilan edeceğiz” demiştir.
Bunun üzerine 29 Ekim 1923 günü Atatürk’ün milletin vekilleriyle görüştükten sonra hazırlanan Cumhuriyet taslağı Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne verilmiş ve Meclis’in önergeyi kabul etmesiyle Cumhuriyet yönetimi kurulmuştur. Cumhuriyet yönetiminde artık söz milletindir.
Cumhuriyeti korumak, kollamak ve yaşatmak tüm milletimizin ödevidir.
Yıllarca unutturulmaya çalışılmasına rağmen milletin gönlünden sökülüp atılamadığı artık daha net görülmektedir. Başta başkent Ankara olmak üzere illerimizde, ilçelerimizde köylü kentli milletin ayakta ve başı dik Cumhuriyet bayramını temiz yüreklerinde yaşattıkları göz ardı edilmemelidir.
Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun!